9. yargı paketi ajanları korkuttu

Buğra Kardan  İstanbul Casusluk suçuna net tanım getiren ve ağır yaptırım öngören madde de fonlu medyayı korkutuyor. Bu korkuyu Sözcü, Cumhuriyet, Evrensel, Birgün ve Karar’ın haberleri dışa vuruyor. Adı geçen gazeteler Alman emniyetine ve istihbaratına çalıştığını itiraf eden Erk Acarer ve casusluk hükümlüsü Can Dündar gibi firari isimlerin peşlerine takılanların yakalanıp cezalandırmalarından çekiniyor. Nitekim Karar, dün “Sansür Yetmedi, ‘Ajanlık’ Geldi” başlıklı skandal bir manşetle çıktı. Manşette, “Herhangi bir eylemin suç teşkil edip etmediği mahkemenin anlayışına bırakılıyor” yorumuna yer verildi. Eleştirilerin, araştırmaların, haberlerin ‘etki ajanlığı’ kapsamına alınarak mağduriyetler oluşturulacağı öne sürüldü. Karar’ın Erdoğan düşmanı ve hükümet karşıtı avukatların görüşlerine atıfta bulunarak attığı manşete yergi yağdı. Neden rahatsızsınız? Gazetenin art niyetli bir tavır ortaya koyduğuna dikkat çeken toplumun kahir ekseriyeti, casusluk düzenlemesine karşı çıkmanın yanlışlığına işaret etti. “Devletin güvenliği veya iç ya da dış siyasal yararları aleyhine başka bir ülke ya da istihbarat örgütü adına araştırma yapanların, haber kaleme alanların cezalandırılmasından neden rahatsızlık duyulur ki” diye sordu. Hukukçular da devletin mahrem belgelerini paylaşanlara, yabancı bir ülke yahut istihbarat örgütü adına araştırma yürütenlere, haber kaleme alanlara müeyyide uygulanmasının zorunluluk olduğunun altını çizdiler. Fonlu medyaya, “Ne derseniz deyin, ülkemizi hedef alan gazeteci görünümlü casuslar da CIA ve MOSSAD gibi örgütlere hizmet eden ajanlar yırtamayacak” diye çıkıştılar. Önemli bir tedbir akit’e konuşan Avukat Harun Akdere, şunları söyledi: “Etki ajanlığı ülkemizde önemli bir sorun, beşinci kol faaliyeti çerçevesinde. Bunun gazetesiz gazetecilik, sosyal medya gazeteciliği gibi görünümleri var. Tabii burada amaç belli. Etki ajanlığıyla amaç toplumsal barışı bozmak. Gaye yalan haberlerle halkı karşı karşıya getirmek. Bunun yaptırımı yok. Büyük bir açıkla karşı karşıyayız. İnşallah, yeni yargı paketiyle bu açık kapatılacak. Etki ajanlığı yapanlara müeyyide getirilecek. Buna muhalefetin ve medyasının karşı çıkması doğal. Çünkü yalan haberler, manipülatif yayınlar önlenecek. Devletimiz aleyhine yapılacak hamleler ise boşa çıkarılacak. Yabancı emniyetler ve istihbarat birimleri için ülkemizde faaliyette bulunulmasının önüne geçilecek. Rahat olmak gerek. Burada ifade hürriyetini, basın özgürlüğünü tehdit eden bir durum yok. Yalan, ahlâka mugayir haberlere karşı alınan bir tedbir var. Neden muhalif yapılar, medya kurumları korkuyor ki? Korkunun nedeni devlete karşı eylemlerin yaptırıma bağlanacak olması mı? Niçin muhalif yapılar, medya kurumları MOSSAD ve diğer istihbarat servislerine çalışanlarına bedel ödetilmesinden kaygı duyuyor? Bu kaygı küçük menfaatlerden ellerinden gidecek olmasından mı ileri geliyor? Her şey net. Bakın, Metin Cihan adlı gazeteci görünümlü PKK’lı Rabia Naz olayıyla ilgili bir yalan ortaya atıyor. Barışı bozucu yayın yapıyor. Bunu önlemek sansür değil, devletin bütünlüğüne hizmet etmektir.” Temkinli olmalıyız Avukat Hadi Dündar da şunları kaydetti: “Yeni yargı paketi önemli bir boşluğu giderecek. Devlet aleyhine yabancı ülkelere ve istihbarat servislerine hizmet edenler ceza alacak. Etki ajanlarına fatura çıkarılacak, bedel ödetilecek. Malum, FETÖ’ye üye olmamakla onun adına eylemlerde bulunanlar vardı. Atilla Taş bu anlamda bir örnek idi. Taş gibi örnekler çok. Ahmet Altan, Mehmet Altan vesaire. Yine MOSSAD adına araştırma yapanlar oldu. Bunların içinde bizden görünenler de vardı. Bunlar MOSSAD için birilerini takip ettiler. Gelinen aşamada yeni yargı paketiyle önemli bir önlem alınıyor. Ülke ve devleti hedef alanların suçlanıp ceza almalarının yolu açılıyor. Erk Acarer’i tanımayan kalmadı. Acarer’in itiraflarını duymayan kalmadı. Onun Alman emniyeti ve istihbaratıyla irtibatı bilinir hâle geldi. Evet, yeni yargı paketiyle Acarer gibilere yaptırım getirilmesine imkân tanınıyor. Bunun muhalif medya kurumlarını neden tedirgin ettiğini anlamak mümkün değil. Bundan böyle daha dikkatli, temkinli olunmalı. Ülkeye zarar verecek adımlardan kaçınılmalı. Devlet aleyhine yabancı ülkeler ve istihbarat birimleri adına araştırmalar yapılmamalı, raporlar ya da haberler yazılmamalı.”
ÖNE ÇIKAN VİDEO