İlk sağlık merkezi tercihi devlet hastaneleri
Sağlık çözümleri ve hizmetleri sunan tıbbi teknoloji şirketi tarafından Türkiye’nin çeşitli illerinde yaşayan, farklı demografik özelliklere sahip, 18-65 yaş arasındaki 400’den fazla kadın ve erkek ile ‘Sağlık Okuryazarlığı Araştırması’ yapıldı. Elde edilen araştırma sonuçları raporlandırıldı.YÜZDE 55’İ ‘DEVLET HASTANESİ’ DEDİ
Türk Radyoloji Derneği Başkanı ve Akdeniz Üniversitesi Radyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Can Çevikol, “Türkiye’de kendini sağlıklı görenlerin oranı yüzde 64. Araştırmaya göre bireylerin öncelikli sağlık merkezi tercihi devlet hastanesinden yana. Yüzde 55’lik kesimin ilk tercihi devlet hastanesi, bunu yüzde 25 ile özel hastaneler izledi” diye konuştu.Araştırmanın e-Nabız uygulamasının sıklıkla kullanıldığını da ortaya koyduğunu söyleyen Prof. Dr. Çevikol “Katılımcılar hem radyoloji hem de laboratuvar sonuçlarına e-Nabız’dan baktıklarını belirtti. Araştırmaya göre görüntüleme kayıtlarının yüzde 51’i, laboratuvar sonuçlarının ise yüzde 86’sı e-Nabız’dan takip ediliyor” dedi.CHECK-UP YAPTIRMA ORANI DÜŞÜK
Prof. Dr. Çevikol, araştırmaya göre halkın yüzde 75’inin kronik hastalıklarının farkında olmadığını söyleyerek “Farkında olanlar en çok yüksek tansiyon, diyabet, astım ve tiroit/guatr hastalıklarına sahip. ‘Check-up yaptırmıyorum’ diyenlerin oranı yüzde 78 çıkarken, düzenli check-up’a gidenlerin kontrollerini ortalama 3.5 yılda bir yaptırdığı belirlendi” dedi.Araştırmada dikkat çeken sonuçlardan biri de mamografi çektirme oranı olduğunu belirten Prof. Dr. Çevikol, “2022’deki araştırmada düzenli mamografi kontrolü yaptıranların oranı yüzde 36 iken; bu yıl bu oran yüzde 23’e geriledi. 30 yaş üzeri kadınların yüzde 77’si hiç mamografi çektirmediğini belirtti. Yüzde 74’ü mamografi çektirmemelerine gerekçe olarak ‘İhtiyaç duymadım’ yanıtını verdi” dedi.GENÇLERDE KANSER VAKALARI ARTIŞTA
PROF. Dr. Çevikol, 40 yaş altı genç nüfusta kansere yakalanma oranının hızla arttığını belirterek, şöyle dedi: “Ulusal Kanser Enstitüsü’nün verilerine göre ABD’de 1975- 2019 arasında ortaya çıkan kanser vakalarında 15-39 yaş arası hastaların oranı yüzde 35’e kadar yükseldi. Gençlerde en hızlı artan kanser vakaları mide ve bağırsakla ilgili olanlar.BMJ Oncology Dergisi’nde 2023’te yayımlanan ve yaklaşık 30 farklı kanser türünü inceleyen araştırmaya göre de 1990-2019 arasında dünya çapında 50 yaş grubunda kanser oranı neredeyse 2 katına çıktı. Özellikle gelişmiş ülkeleri etkileyen bu durum, 50 yaşın altındaki kişilerde kanserden ölümlerin artmasına neden oluyor.”EN ÇOK D VİTAMİNİNİ ÖĞRENMEK İSTİYORLAR
Katılımcıların yüzde 76’sının laboratuvar hizmetlerine ve sonuçlarına güvendiğini söylediğini belirten Prof. Dr. Çevikol “Ancak ‘hiç kan sayım testi yaptırmadım’ diyenlerin oranı yüzde 21, kanser belirteç testi yaptıranların oranı ise yalnızca yüzde 17. Laboratuvar sonuçlarına güven düzeyi yüksek olmasına karşın, erken teşhis ile hayat kurtaran ve temel kan testlerini içeren sağlık taramalarını yaptırmayanların yüzde 78 gibi oldukça yüksek bir oranda bulunması bizlere sağlık okuryazarlığı ile ilgili bazı temel konularda farkındalığın artırılması gerektiğini gösteriyor. En çok D vitamini, şeker, B vitamini ve demir değerleri öğrenilmek isteniyor” dedi.YÜZDE 22’Sİ MR’DAN KORKUYOR
Katılımcıların yüzde 68’inin radyoloji hizmetleri ile ilgili bilgileri doktor ve hemşireden, yüzde 34’ü internetten, yüzde 5’i ise sosyal medyadan edindiğini belirten Prof. Dr. Çevikol “Tomografide cihaz markasına göre radyasyon dozunun değişiklik gösterdiğini, 10 kişiden 9’u bilmiyor. Örneğin katılımcıların yüzde 85’i MR cihazlarında radyosyona maruz kaldığını zannediyor, ancak MR cihazları tomografi cihazlarının aksine radyasyon kullanmaz. Halkın yüzde 22’si MR’dan korkuyor” diye konuştu.NÖROLOJİK HASTALIKLAR YÜZDE 7 ORANINDA ARTTI
Nörolojik hastalıkların oranının yüzde 7’ye yükseldiğine dikkat çeken Prof. Dr. Çevikol, “Hem dünyada hem de ülkemizde, son yıllarda özellikle nörovasküler, kardiyovasküler ve kanser hastalıklarında artış gözlemliyoruz. Avrupa’da her 2 ölüm nedeninden birisi nörovasküler ve kardiyovasküler hastalıklar” dedi.