Sosyal

Çanakkale’de buzul çağı insanının hayat izleri gün yüzüne çıkarıldı

“DOĞADAKİ TAŞ MATERYALİ YARARLI ALETLERE DÖNÜŞTÜRDÜKLERİ İLK DÖNEM” Prof. Dr. Özer, mağaranın, o dönem insanların toplandıkları, günlük aktivitelerini değerlendirdikleri, bir anlamda sosyalleştikleri, aynı zamanda bir sonraki günün avcılığına hazırlandıkları yer olarak düşünülebileceğini ifade etti. Mağarada yaşayanların özelliklerine değinen Özer, “Bu bölgede yaşayan insanların dönem ve yaptıkları aletler itibarıyla Neandertaller olduğunu düşünüyoruz. Henüz kendi organik kalıntılarına ulaşamadık ama ipuçları bize Neandertallerin yaşadığı bir mağara olduğunu gösteriyor. Neandertaller, Avrupa kökenli bir insan türü, 600 bin yıl kadar önce Avrupa’da görülmeye başlıyor. Yaşadıkları dönem Buzul dönemleri. Buzul Dönemi’nin etkisiyle zaman zaman güney bölgelere çekilmek zorunda kalıyorlar.” diye konuştu. Özer, Neandertal olarak bilinen insanların, diğer buluntu alanlarından da yola çıkılarak, ekonomilerini, yaşantılarını, hayvan göçlerine dayalı gerçekleştirdikleri için Avrupa’dan Anadolu ve Orta Doğu’ya kadar indiklerinin görüldüğünü dile getirdi. İnkaya Mağarası’na yerleşen Buzul Çağı son dönem insanlarının bu bölgeyi tercih etmesinin bazı nedenlere bağlı olduğunu anlatan Özer, şunları kaydetti: “İnkaya kayalıkları, aslında çakmak taşı kayalıkları. Yani o dönem insanının birincil olarak kullandığı ham maddelerden biri. 130 metrelik kayalık sistemi, binlerce yıl boyunca kesintisiz olarak herhangi bir ham madde aramadan bu bölgede kolaylıkla üretimlerini yapabilecekleri bir kaynak anlamına geliyor. Volkanik arazi olması nedeniyle sıcak su kaynaklarının varlığını biliyoruz. Onların yaşadığı dönemde sıcak su kaynaklarının önemi hem yöreyi ısıtması hem de tatlı su kaynaklarını üretebildiği için hayvanları da bu bölgeye çekiyor. Ayrıca insanlar bu bölgede bol miktarda bulabildikleri bitkisel ürünlere de sıcak su kaynakları nedeniyle kolaylıkla erişebiliyorlar. Bu seneki en önemli buluntularımız dönem itibarıyla ‘saplı aletler’ dediğimiz yani dünyada ilk kez insanların, doğadaki taş materyali başka bir ham maddeyle ki, bunlar genellikle ağaç dalı, hayvan kemiği, boynuz kalıntısı ya da deri, birleştirerek daha yararlı şekilde kullanabildikleri bir alete dönüştürüyorlar. İnsan düşüncesinde de bir basamak sonrasına geçtiğini bize gösteriyor. Bunlar daha önce tahrip olmuş alanlarda çıkıyordu, ilk kez bu sene kazı açmalarından da bu aletleri elde etmeye başladık.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir