Ekrem İmamoğlu’nun göreve geldiği gibi Mezarlıklar Müdürlüğü’ne sürdüğü Ramazan Minder’e Cumhurbaşkanlığı ödülü
Askerliğini bitirdikten sonra ise tiyatro eğitimi almak ve bu alanda çalışmalar yapmak için ABD’ye gitmiştir. Tiyatro ile ilgili bütün teknikleri öğrenmiş ve hepsini oyunlarında kullanmıştır. Yurda döndükten sonra ise Refik Ahmet Sevengil aracılığıyla TRT’de memurluğa başlamıştır. Burada yaklaşık 30 yıl boyunca çalışmış ve o süre zarfında farklı görevlerde yer almıştır. Dramaturg ile yapımcıl��k alanında çalışmış ve Radyo Tiyatrosu için önemli eserler kaleme almıştır. SALİH BALAKBABALAR-ZARAFETLER ÖDÜLÜ
Salih Balakbabalar kimdir?1950 yılında Tokat’ta doğdu. İlk ve orta tahsilini aynı ilde yaptı. Daha sonra İÜ Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü ve İstanbul Türk Musikîsi Devlet Konservatuarı’nı bitirdi.1977-88 yılları arasında çeşitli liselerde edebiyat öğretmenliği yaptı. 1989-95 yılları arası MÜ İlahiyat Fakültesinde Uzman ve Öğretim görevlisi olarak çalıştı. 1996’dan sonra MÜ GSF Geleneksel Türk El Sanatları bölümüne geçti ve bu bölümde; “Ahşap-Sedef İşçiliği”, “Eski Türkçe”, “Geleneksel Sanatlarda Yazma Kalıpları” derslerini verdi. Ayrıca, İTÜ Türk Musikisi Konservatuarı, Çalgı Yapım Bölümünde, “Çalgı Süslemeciliği” dersinin koyulmasını sağladı ise de, maalesef bu konuda bir çalışma yapılmadı. 2005 yılında emekli oldu. Halen Güzel Sanatlar Fakültesi’ndeki derslerini ve özel atölyesinde çalışmalarını sürdürmektedir.Fakülte yıllarında başladığı “ahşap oyma” çalışmalarını günümüz teknik imkânlarını da kullanarak geliştirdi. Türk tezyînâtına ait seçkin ve orijinal desenleri, Türk hat sanatının nâdide örneklerini; “ahşap, sedef, baga, fildişi, altın, gümüş, prinç” gibi malzemelere uyguladı. Bu uygulamalarda kullandığı -bilhassa- ahşap kaplama ve masif malzemeler ve tekniklerle kadîm Osmanlı zevkini geliştirerek kendine has bir üslûp meydana getirdi.Bu üslûba ulaşmada, Sayın Yrd. Doç. Dr. İnci A. Birol, Prof. F. Çiçek Derman Hanımlar ve Sayın Uğur Derman Bey ile yaptığı istişarelerin, kıymetli insan rahmetli A. Aydın Bolak Beyefendi’nin, ayrıca konservatuar hocalarının, edebiyat ve aile çevresinin katkıları olmuştur.Çalışma portföyü içerisinde geometrik desen uygulamalı bir kapı (Hilton Oteli, Lâlezar Bar Kapısı, 8 mt kare, 34258 parça), Osmanlı tarzı sehpalar, girift rûmî desenli bir rahle, hat sanatı ve Türk desenlerinin uygulandığı tablolar, mücevher kutuları, saz süslemeleri (Ud, Kanun, Kemençe), altın ve gümüş ile yapılan orijinal takı çalışmaları mevcuttur.Bu çalışmalarda, ajur, kabartma ve kakma tekniklerini kullanmış, yurt içi ve yurt dışında çeşitli sergilere katılmıştır. Eserleri özel koleksiyonlarda ve özel müzelerde bulunmaktadır. VEFA ÖDÜLÜ-HALİT REFİĞ
Halit Refiğ kimdir?1934’te İzmir’de dünyaya geldi. Annesiyle babasının aileleri 1913’te Balkan Savaşı sonrasında Selanik’ten İstanbul’a göç etmiştir. Halit Refiğ’in dede adı Refik’tir. Dokuz çocuğu vardır. Çocuklarının adı Cemal Refik, Aziz Refik diye sıralanmaktadır. Ancak Soyadı Kanunu çıkınca ‘oğlu, zade, gil’ gibi eklerin soy ismine eklenmesi kabul edilmemektedir: Mesela Refikoğlu olamaz soy isimleri. Aile büyükleri de bir hile yapar ve ‘k’ harfi yerine ‘ğ’ harfini kullanarak işi halleder.İlk ve orta öğrenimini Şişli Terakki Lisesinde tamamladı. Robert Kolej Mühendislik Bölümünde okudu. Sinema alanında çalışma fırsatını şöyle anlatıyor: “O zamanlar Tünel (Beyoğlu) civarında Necip Erses adlı bir zatın “Ses Stüdyosu” vardı. Bu stüdyoda genelde yabancı filmlerin dublajı yapılıyordu ve çok az sayıda da bazı yerli filmlerin işleri yapılmaktaydı. Robert College’de mühendislik eğitimi görmekteyken 1952 yazında ben o stüdyoyu buldum, gittim ve dedim ki ‘Ben bu stüdyoda çalışmak istiyorum ve hiçbir ücret talep etmiyorum.’ Tabii ücretsiz çalışma teklifi olduğunda bu kolay kolay reddedilen bir şey değil. Beni işe aldılar. Bir yaz boyunca ben orada Türkiye’de sinemanın teknik altyapısını öğrenmeye çalıştım.”1953 yazında gittiği İngiltere’de sinema ilgisine devam ederken şu kararı alır: “4 ay kaldığım İngiltere’de o zaman benim bu işe çekirdekten başlamamın tek çare olduğunu düşündüm. Eğitimden umudu kestim ve bir an önce Türkiye’ye dönüp askerliğimi yapıp doğrudan doğruya sinemada çalışma imkânı aramaya karar verdim.”
2 yıllık okul bittikten sonra askerliğe başvurur, Eskişehir Polatlı’da Yedek Subay Topçu Okuluna alınır. İngilizce bilenlerden Kore’ye gitmek isteyenlerin müracaat etmeleri istenince gönüllü olur. Refiğ gönüllü olmasını “Çünkü bu bana çok merak ettiğim Doğu dünyasını görme imkânı da veriyordu.” diye açıklıyor. 1954’te Kore’ye gittiğinde ateşkes imzalanmıştı. Bu sırada amatörce 8mm filmler çekti. O süreci sinemada kendini yetiştirme şansı olarak değerlendirir. Orada çektiği belge filmleri daha sonra oluşan Türk Film Arşivi’ne verir.Atıf Yılmaz’ın “Yaşamak Hakkımdır” isimli filminin asistanlığını yaparak sinema alanındaki ilk çalışmasını gerçekleştirdi. 1960’ta ilk filmi olan “Yasak Aşk”ı çekti. 1963’te Şehirdeki Yabancı, 1964’te Gurbet Kuşları, Haremde Dört Kadın ve Bir Türk’e Gönül Verdim filmlerini çekti ve bu filmlerle Moskova, Yeni Delhi ve Sorrento Film Festivallerinde çeşitli ödüller kazandı. 1964 yılında Gurbet Kuşları ile Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde En İyi Yönetmen Ödülü’nü aldı.70’li yıllarda Türk sinemasının bunalıma girmesiyle televizyon filmlerine yöneldi. 1974’te Türkiye’de ilk defa İDGSA Film Arşivi tarafından başlatılan eğitim çalışmalarına katıldı ve Sinema Kursları’nda öğretmen olarak görev aldı. 1975’ten itibaren İDGSA Sinema-TV Enstitüsünde (sonradan Mimar Sinan Üniversitesi Sinema-TV Bölümü) öğretim görevlisi olarak çalışmaya başladı.1975’te TRT Kurumu adına çektiği “Aşk-ı Memnu” ile TV dizilerine öncü oldu ve dikkatleri üzerine çekti. TRT’de danışman kurulunda görev aldı. TRT Kurumu adına 1981 yılında gerçekleştirdiği, Kemal Tahir’in aynı adlı romanından uyarladığı “Yorgun Savaşçı” adlı TV dizisinin yakıldığı ilan edildi. 1993’te HBB özel TV kanalı için Tunca Yönder, Kemal Tahir’in romanı Yorgun Savaşçı’yı yeniden dizi olarak çekince, TRT de rekabete kapıldı. Negatifleri yakılmadan önce videoya aktarılmış bir kopyası arşivden çıkarılarak Halit Refiğ’in çektiği dizi yayına sokuldu.1976’da ABD’de Wisconsin Üniversitesinde, 1984 yılında Ohio Denison Üniversitesinde eğitim çalışmalarına katıldı. Öğrencileri ile birlikte “The Intercessors”, “In the Wilderness” adlı filmleri gerçekleştirdi. Olgunluk döneminde daha çok düşünsel yanı ağır basan ürünler verdi. “Teyzem”, “Hanım”, Karılar Koğuşu, “İki Yabancı”, “Köpekler Adası” gibi filmleriyle yurt içinde ve dışında birçok ödül kazandı. Yurt dışındaki festivallerde filmleri için özel bölümler ayrıldı, çeşitli konferans, seminer vb. toplantılara konuşmacı olarak katıldı. Yaşamı ve eserleri Ahmet Toklu’nun Bir Yorgun Savaşçı Halit Refiğ kitabına konu olmuştur. Ayrıca, hayatı ve filmleri üzerine detaylı söyleşilerin yer aldığı Düşlerden Düşüncelere adlı bir kitap vardır (İbrahim Türk, Kabalcı Yayınları, 2001).Refiğ 2008’de katıldığı “Yeşilçam’a Yeniden Bakmak” panelinde, son çektiği filmin, Nebil Özgentürk’ün “Türkiye’nin Hatıra Defteri” adlı belgesel dizisinin 2. bölümü için, Yakup Kadri Karaosmanoğlu’nun eserinden hareketle çektiği 8,5 dakikalık “Zoraki Diplomat” adlı kısa film olduğunu belirtmişti.