Dijital devrim çocukları obez yaptı! Uzmanlar ekran bağımlılığını işaret ediyor
Tüm dünya ile birlikte çocuklarda obezite oranlarının korkutucu boyutlarda arttığı uyarısında bulunan uzmanlar, 6-8 yaş arasındakilerin yüzde 65,8’inin ekran bağımlılığı sebebiyle ‘hareketsiz’ olduğunu söylüyor.ZİYNETİ KOCABIYIK’IN HABERİ – Tatil başladı… Büyük ihtimalle her yaştan öğrenci evlerde, bilgisayar ya da telefon ekranlarının başında zaman geçirecek. Çocukluk çağı obezitesinin zirve yaptığı günümüzde tatil döneminin fiziksel aktivite için bir fırsat olarak değerlendirilmesi gerektiğini söyleyen uzmanlar, çocukların mümkün olduğunca hareketle zaman geçirmeye yönlendirilmesi gerektiği uyarısında bulunuyor. Türkiye’de yapılan çalışmalar çocuk ve gençlerin yüzde 10-25’inin fazla kilolu veya obez olduğunu gösteriyor. (Sağlık Bakanlığı’nın Türkiye Çocukluk Çağı Şişmanlık Araştırması: Yüzde 9,9 obez, yüzde 14,6’sı fazla kilolu) Ülkemizde her 4 çocuktan 1’inin fazla kilolu ya da obez olduğunu söyleyen Türkiye Obezite Araştırma Derneği (TOAD) Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Dilek Yazıcı, dijital devrimin obezitenin artışında önemli bir payı olduğunu belirterek “Akıllı cihazların fazla kullanılmasıyla birlikte hareketimiz çok ciddi miktarda azaldı. Bunu gün geçtikçe çok daha bariz bir şekilde görebiliyoruz” dedi.BÜYÜK KÜÇÜK HEPİMİZ EKRANIN ESİRİ OLDUKSağlık Bakanlığı’nın da bu dönemdeki eylem planı içine aldığı obezite ile mücadelede en önemli silahlardan birinin fiziksel egzersiz olduğunu söyleyen, Obeziteye Karşı İş Birliği Hareketi Kurucusu ve Çocuk Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Melih Bulut, “Çağımızda ekran felaketi yaşıyoruz. Dijital devrim hepimizle birlikte çocuklarımızı da ekran karşısında esir etti. Türkiye Beslenme ve Sağlık Araştırması verilerine göre; 6-8 yaş çocukların yüzde 65,8’i, 9-11 yaş çocukların yüzde 52,7’si, 12-14 yaş ergenlerin yüzde 56,2’si ve 15-18 yaş ergenlerin yüzde 57,8’i hiç fiziksel aktivite yapmıyor. Bunun en önemli sebebi ister televizyon, ister tablet, isterse cep telefonu olsun ekran karşısında geçirilen zaman. Oysa Dünya Sağlık Örgütü herkesin mutlaka günde en az 60 dakika hareket etmesi gerektiğini bildiriyor. Aileler eskiden çocuklarının yaramazlığından, haylazlığından şikâyet ederdi. Şimdi ekran bağımlılığından yakınıyor. Bırakınız çocuk yaramazlık yapsın yeter ki hareket etsin” tespitini yaptı.Televizyon ekranlarının obeziteye iki türlü katkısı olduğunu ifade eden Prof. Dr. Bulut, “Saatlerce ekran karşısından kalan vatandaş, hareketsiz kalıyor. Aynı zamanda televizyonda gizli ya da açık sağlıksız gıda reklamları çok fazla. Bunlar ister istemez bilinçaltımıza yerleşiyor. Çok bilinçli olduğumuzu iddia etsek de, televizyon karşısında bir şeyler yiyip içmekten, atıştırmaktan kendimizi alamıyoruz. Bu atıştırmalıkların hepsi sağlıksız gıda. İçlerinde früktoz şurubundan tutun da onlarca katkı maddesi var. Ve bu katkı maddelerinin aynı pestisitler gibi ciddi sağlık sorunlarına da yol açtığı kanıtlanmış durumda. Kural olarak diyoruz ki, marketten aldığınız bir gıdanın etiketinde 5’ten fazla madde yazıyorsa onu almayın, alıyorsanız da çocuğunuza yedirmeyin” dedi.DİZİLERLE İLKELLİĞİMİZ AÇIĞA ÇIKIYORTelevizyon dizilerinin bilinçaltına ya da bilinç dışına yönelik gizli mesajlar içerdiğine işaret eden Prof. Dr. Bulut, “1950’lerde ABD’de kullanılan bu yöntem şimdi bizde de var. Çoğu sert mesajlar, bağırmalar, çağırmalar, şiddet, aşırı cinsellik, uygunsuz unsurlar içeriyor. Bunlar bizim bilincimizi hedefleyen, ilkel yönümüzü zorlayıp ortaya çıkaran, bizi âdeta acıktıran yemek yemeye zorlayan unsurlar” diye açıkladı.ŞİŞMAN ÇOCUK ŞİŞMAN YETİŞKİN OLURÇocukluk döneminde kilolu olan kişilerin büyük oranda erişkinlik döneminde de kilolu olacağını söyleyen Prof. Dr. Melih Bulut, “Erişkin dönemde obez olanların üçte birinde, obezite çocukluk çağında başlıyor. Çünkü yağ hücrelerinin bir hafızası var. İlk çağlardan itibaren insanın yaradılışı açlıkla mücadele etme üzerine kurulu olduğu için, yağ hücrelerimiz sürekli olarak yağ depolamaya çalışır. Bu sebeple kilo verenler ve obezite cerrahisi yaptıran kişiler tekrar kilo alır” diye anlattı. Çocuklarda obeziteye bağlı şeker hastalığı, hipertansiyon ve akciğer dokusunda aşırı yağ birikmesine bağlı olarak astım görülme sıklığının arttığına işaret eden Prof. Dr. Bulut şişman çocuğun akademik başarısının ve cinsel gelişiminin de geride kaldığını söyledi. TATİLDE HAREKETE GEÇİRİN!Prof. Dr. Melih Bulut, “Dünya Obezite Federasyonunun rakamlarına göre 2035 yılında tüm dünya çocuklarının beşte 2’si yani yüzde 40’ı obez olacak. Türkiye’de de çocukluk çağı obezitesinin yüzde 10-20 arasındaki bir bantta olduğunu biliyoruz. Geç kalmadan harekete geçmeliyiz. Bütün bir yıl boyunca tek hareketi ekran kaydırmak olan çocukları evden çıkaralım. Parklara, doğaya, açık ya da kapalı egzersiz alanlara yönlendirelim.”