“BU ÇOK ÜZÜCÜ”
Hamid Ali, merhum eşinin durumunu 2003’te İsrail buldozeri tarafından ezilerek öldürülen ABD vatandaşı Rachel Corrie’ye benzeterek, “Bu oldukça üzücü. 10 yıl sonra Corrie’nin ailesi Blinken’dan, bize söylediklerinin aynısını söylediği bir mektup aldı.” diye konuştu. Ali, Eygi’nin aktivizminin yanı sıra insanlığının da göz önünde bulundurulmasının önemli olduğunu dile getirerek, “Nihayetinde tüm cevapların, tek bir kişi, hareket ya da ideolojide olamayacağının farkındaydı.” dedi.”ZOR BİR ŞEY YAŞIYORUZ VE CANIMIZI ÇOK YAKIYOR”
Eygi’nin, başkalarının acılarına sahip çıkma isteğinin öne çıkan özelliklerinden biri olduğunu kaydeden Ali, “Onun burada olmaması insanları derinden etkiliyor. Beni ve ailesini etkiliyor. Çok zor bir şey yaşıyoruz ve canımızı çok yakıyor.” ifadelerini kullandı. Eşinin 26 yıllık hayatında birçok deneyim yaşadığını söyleyerek, yas tutarken günün her saati e-postalar ve telefon görüşmeleriyle adalet aramak yerine bunun aslında “kendiliğinden” gelişmesi gerektiğini vurgulayan Ali, “O korkak asker yalnızca Ayşenur’u öldürmedi.” dedi.”İSRAİL’İ SORUMLU TUTUN”Ali, Eygi’nin geride adalet ve hesap sorma konusunda güçlü bir çağrı bıraktığını belirterek, “Kanı, kendi kızı ya da torununun damarlarında asla akmamak üzere o zeytin ağacının kökünü suluyor.” diye konuştu. Eygi’nin, adaletten yana olan kişilerin aklında yaşayacağını belirten Ali, ABD Başkanı Donald Trump’ın yeni döneminde, adalet arayışları konusunda ihtiyatlı olarak umutlu olduklarını ancak durumun belirsiz olduğunu söyledi. Ali, “Trump, bir kapalı kutu ancak umarım özellikle Ayşenur gibi bir Amerikalının hayatının adaleti hak ettiğini anlar. Amerika’yı öncelemekten çok bahsetti. Umarım İsrail’e riayetkar olmak yerine bu konuda sözünü tutar.” görüşünü paylaştı. Adalet arayışı ve sorumlulardan hesap sorulması konusunda hükümetin değişmesinden daha fazlasına ihtiyaç olduğunu vurgulayan Ali, “Çözüm basit. İsrail’i sorumlu tutun. Hiçbir ülke, dünya uluslarının kabul ettiği kanunlardan üstün olmamalı.” ifadelerini kullandı. Ali, “Ayşenur hiçbir şey yapmadı ve başından vuruldu. Rachel Corrie, buldozer tarafından korkunç bir şekilde öldürüldü. Bu siyasi ya da karmaşık değil. Mesele, zaten kabul edilen kanunların uygulanmasıdır.” diye konuştu. İnsanları, bu duruma tepki göstermeye çağıran Ali, “Böyle bir duruma, soykırım gibi bir konuya aktif olarak karşı çıkmaya isteksizlik ve duyulan rahatsızlık kasıtlıdır. Rahatsız olmanızı istiyorlar.” ifadelerini kullandı.NE OLMUŞTU?
İsrail askerleri, işgal altındaki Batı Şeria’da barışçıl gösteri sırasında katılımcıların üzerine ateş açmış, Filistinlilere destek amacıyla gösteriye katılan ve ABD vatandaşlığı da bulunan Ayşenur Ezgi Eygi, başından vurularak ağır yaralanmıştı. Filistinlilere ait bir hastaneye kaldırılan Eygi, 6 Eylül 2024’te hayatını kaybetmişti. Eygi’nin cenazesi, 14 Eylül’de Aydın’ın Didim ilçesinde toprağa verilmişti. Eygi, Filistin topraklarının İsrail tarafından işgaline karşı barışçıl ve sivil yöntemlerle Filistinlilere destek veren Uluslararası Dayanışma Hareketi gönüllüsü bir insan hakları aktivistiydi. 2003’te İsrail buldozeri tarafından ezilerek öldürülen ABD vatandaşı Rachel Corrie de aynı harekete mensuptu.
