Müderrisoğlu, kamu yönetimi ve personel reformu hazırlanması gerektiğinin altını çizdi (A Haber ekran görüntüsü)MHP’Lİ İSMAİL ÖZDEMİR MAKAM ARACI İLE İNSANLARI UYANDIRMAK İSTİYOR
Bakın MHP’nin sözcüsü İsmail Özdemir gece saatlerinde sabaha karşı Kartalkaya’da yakınlarını kurtarmak için gidiyor. Yangının büyümekte olduğunu fark ediyor. İşte İçişleri Bakanlığı başta olmak üzere yetkililerle temasa geçiyor. Kendisinin somut tespiti Jandarmanın, AFAD’ın olayı intikali, itfaiyenin intikali, düzeltiyorum. İtfaiyenin intikali arasındaki sürenin ne kadar geniş olduğunu orada bulabildikleri merdivenlerle insanları nasıl kurtarmaya çalıştıklarını ben şöyle de duydum. Aynı zamanda bir resmi makam aracı olduğu için alarmını sirenlerini de çalıştırarak insanları da uyandırmak için de gayret ediyorlar.O yiğit tıp fakültesi öğrencisi, son sınıf öğrencisi, pırıl pırıl bir çocuk. Aynı şekilde arkadaşı mühendislik öğrencisi kendi canlarını kurtardıktan sonra başka canları kurtarmak için giriyorlar ve maalesef karbonmonoksite maruz kalıyorlar. Yani böyle pırıl pırıl gençler yetiştiriyoruz. Fakat enfekte bir sistemin içinde bu çocukları da heba ediyoruz. İnsan kahroluyor gerçekten. O yüzden Türkiye’nin hani bu işletme ruhsatları özellikle insan sağlığına doğrudan ya da risk teşkil eden alanlardaki işletme biçimleri, bu kuralların uyulması, bunların düzenli denetlenmesi.Belki bizim artık AFAD üzeri yangınlara, her türlü yangına müdahale için yeni bir koordinasyona, yeni bir yapılanmaya ve yeni insanlar yetiştirmeye de ihtiyacımız var. Artık başka gerçekliklerle karşı karşıya kalıyoruz. Dolayısıyla geriye dönüp bakıp böyle sürekli adım adım iyileştirmek kadar yeniden inşa etmekle ilgili de birçok bizi bekleyen dosya var. Önümüzdeki günlerin bence en önemli konusu Türkiye’nin tüm mevzuatını, yetki sorumluluklarını, merkezi yönetim, yerel yönetim, personel, personelin yetkisi, bilgilendirmesi, bütün bunları yeni prosedürlere ve kişilerin inisiyatifine bırakmayacak şekilde yapılmalı.Örneğin belediye bir tespit yapıyor. Bunu bir valiliğe, bir bakanlığa yazmayı akıl etmiyor. Benim öyle bir sorumluluğum yoktur. Ya hiç mi aklın yok, hiç mi vicdanın yok, hiç mi insani değerlerin yok. Yani minimum ya, minimum bir orta zeka bile böyle bir refleks gösterir. Ya iki satır yazı. Devletin konuşma dili yazıdır. Devlet yazıyla konuşur. Bu kadar zor mudur? Basiretsizlik nedir? Beni ilgilendirmez demek nedir? Orası bakanlık, biz belediyeyiz. O başka parti, ben başka parti dediğinde ortaya çıkan felaketten kim kendini kurtarabilir? Kimse kurtaramaz.
