Hande Ataizi: Ben hayatı taş-kâğıt-makas oyunu gibi yaşayarak ilerledim

0

– Dinç Aydoğdu ile 5,5 senedir birliktesiniz. Sağlıklı ilişki sürdürmenin sırrı ne? Beklentisiz olmak. Karşı taraftan çok büyük beklentilerin olmayacak. Bu arkadaşlık ilişkisi için de geçerli. Sen yolunda giderken, hatta hiç ilişki düşünmezken, “Tek başıma iyiyim” derken karşına biri çıkıyor. Benim bir erkekten maddi manevi beklentim de yok. Karşımdaki çok vericiyse benim motivasyonum bozuluyor. Yani ben çok dekorlu bir odaya ait değilim. Çok dekorlu olunca algı dağılıyor. – Dekorlu oda derken tam neyi kastediyorsun? Karşı taraftan gelmesindense ben kendi planımı yapayım, çabamı göstereyim, kendi istediğimi elde edeyim istiyorum. Beni o mutlu ediyor. – Oğlun Leon’la araları nasıl? Çok iyi anlaşıyorlar, o benim için çok önemli. Birlikte PlayStation oynuyorlar, yaşlar da yakın (gülüyor). Üçümüzün arasında da 20’şer yaş var. – Yaş senin için ilişkide önemli midir? Benim hiç benden genç sevgilim olsun gibi şeylerim olmadı. Hatta bu anlamda muhafazakâr bile sayılırım. Çünkü ilişkiye başladığımızda aramızdaki yaş farkı doğru bir şey gibi gelmedi bana. Sonra taşlar yerine oturdu. Çok sağlam ve sağlıklı bir ortam, evin içinde bir neşe yaratıldı. – Erkeklerin kendinden yaşça küçük sevgilisi olduğunda normal karşılanırken kadınlara daha çok tepki gösterilmesine ne diyorsun? Ataerkil bir toplum projesinde, erkekler her türlü hakka sahip olmuş, bunu da toplum kabul etmiş. Bunu tersdüz eden kadınsa farklı bir durum oluyor. Biraz çifte standart var. – Geçen konuştuğumuzda evlilik teklifi almıştın. Evlenmeyi düşünüyor musunuz? Onu çok seviyorum, çok keyfim yerinde. Zaten öyle olmasa bu kadar sene sürmezdi. Ben hiç ilişkimiz bozulsun istemiyorum. Güzel giden bir şey var ve neden bir imzayla iki tarafı da böyle kelepçeleyelim? Herkes özgür olup istediği gibi davrandığı zaman zaten daha güzel gidiyor o ilişki. İki kere evlilikle ilgili şanssız deneyimler geçti başımdan. İlişkilerde de evlilik sistemi beni çok ileriye götürmedi. Bana hep ters yönde ilerledi bu zamana kadar. – Oğlun Leon 9 yaşında. Babasıyla görüşüyor mu? Evet, tabii çok. Benjamin’le (Harvey) anne ve baba olarak güzel bir ilişkimiz var. Sürekli kontaktayız. Zaten Leon’u babasıyla birlikte büyüttük.  ONU EVLİLİK SAYMIYORUM, KÜÇÜK BİR TRAVMA GİBİ OLDU, BUNLAR DA BİZİ BİZ YAPIYOR  – Hayatında başarıların kadar magazin olaylarıyla da gündem yarattın. Hep çok renkli oldun… Gerçekten ne hissediyorsam onu söylüyorum. Laflarımı çok süzgeçten geçirmiyor olabilirim ama bunun çok da gerekli olduğunu düşünmüyorum. – Eskiden magazinciler ünlüleri daha mı çok sıkıştırırdı? Kaçmalar, kovalamalar olurdu… Evet, artık o dönem bitti. Arz talep meselesinin değiştiğini zannetmiyorum. Başka dengeler oldu, herkes kendi içinde kararlar aldı. Çünkü hâlâ yurtdışında öyle magazin yapılıyor. Bizimkiler pes etti, yoruldu bence. Bir de magazine çok “Ay magazin mi ya” gibi laflar atıldı. Halbuki magazin toplumumuzun en ana başlıklarından, herkesin istediği, talep ettiği bir şey. – O yıllara dair silmek istediğin bir şey var mı? Mesela meşhur cama sıkışma olayı… Niye sileyim, gerçekten kaçmak amaçlı yapılan bir şeyin bu kadar konuşulması… Demek ki benim de magazine ucundan köşesinden bir katkım olmuş (gülüyor). Bu da benim size hediyem olsun. – Bir günde boşanmaya bugün bakınca ne diyorsun? Her şey bir tecrübe. Ben onu evlilik saymıyorum, küçük bir travma gibi oldu. Onlar da bizi biz yapıyor ya Hakan. Öbür türlü de nereden öğreneceğiz bir şeyleri, kendi içimizdeki hisleri? KİMSEYLE ALAKALI NEGATİF BİR ŞEY HİSSETMİYORUM – ‘Bihter’ sana ne ifade ediyor? Farah Zeynep Abdullah. – Farah Zeynep Abdullah sana ne ifade ediyor? İyi bir oyuncu. – Filmin üzerinden zaman geçti. Gerçekten aranızda sorun var mıydı? İnsanların dönem dönem kafaları karışık olabiliyor. O dönem onun problemli dönemiyse… Sadece Farah için söylemiyorum. Manavla problemin oluyor, kasapla, arkadaşınla, yaptığın, çalıştığın işle… Biz onun öyle bir dönemine denk geldik diyelim. Ama bir insanı o dönemine denk gelindi diye totalinden silmek, yargılamak olmaz yani. Hepimizin öyle dönemleri var. Ben o konuda çok daha üstten bakmayı başarabiliyorum artık. O yüzden kimseyle alakalı kötü düşüncem yok veya negatif bir şey hissetmiyorum. – Hayattaki en büyük meydan okuman neydi? İstediğim özgür hayatı seçmek. Onun da bedelleri vardı. – Ödediğin en büyük bedel neydi? Hep mücadele edip ispatlamaya çalışmak. BOTOKS YAPTIRMIYORUM  – Birçok genç oyuncunun aksine mimik falan yapıyorsun. Estetiğin yok mu? Botoks yaptırmıyorum, doğal dokunuşlar… – Nasıl bu kadar güzel kalmayı başarıyorsun? Yok canım, abartıyorsun. – Hiç abartmıyorum, dondurulmuş gibisin. Rutinim çok sağlıklı. Çok erken yatıyorum, spor yapıyorum, beslenmeme dikkat ediyorum. Tabii arada saçmalamak, eğlenmek, dans etmek de lazım. Araya onları koyduğun zaman, daha tatlı bir şekilde yaş alıyorsun. – Spor sevginde spor eğitmeni olan sevgilin Dinç Aydoğdu’nun etkisi var mı? Spor akademisi çıkışlı ama benim ona etkim olmuştur. Kendimi bildim bileli spor yapıyorum. Hem tenis takımındaydım hem hep spor salonuna giderdim. Onun için birbirimizi bu anlamda destekliyoruz.

Leave A Reply

Your email address will not be published.

Siteden backlink almak için : https://join.skype.com/invite/KPVoMIIOqxat
montenegro buy car montenegro sale car montenegro rent apartment montenegro sale apartment