En büyük projesinin geleceği inşa etmek olduğunu dile getiren Aziz Yeniay, Küçükçekmece için yüzyıllık projeler geliştirdi.
Her gün onlarca etkinliğe katılan ve seçmen tarafından coşkuyla karşılanan Yeniay, “Önümüzdeki yüz yılı inşa etmekten bahsederken bunun gereksinimi olan sağlıklı kentlere, sağlıklı alt yapılara ve sağlıklı sosyokültürel alanlara ihtiyacımız olduğunu vurgulamak istiyorum. Maalesef beklenen Marmara depremi Türkiye’yi ciddi manada sıkıntıya sokacak büyüklükte olacak. Bu deprem sorunu, milli güvenlik sorunu haline gelmiştir. Deprem gelmeden önce bizim şehirlerimizi ayağa kaldırma zorunluluğumuz var. Yapı stoku itibarı ile Küçükçekmece bu anlamda en riskli ilçelerdin biri maalesef. Elimizdeki yüz bine yakın yapı stokunu yenilememiz gerekiyor. Bu da şehrin neredeyse yarısını kapsıyor. Şuanda risk yönetilir durumda değil. Yapmamız gereken şehri, yönetilebilir bir risk seviyesine çekmektir. Küçükçekmece’nin depremin yıkımından etkilenmemesi için gerekli olan vizyon mastır planını tamamlamak üzereyiz. Bu çalışmayı yerli ve yabancı uzmanlarımız ve akademisyenlerimiz hızlı bir şekilde yürüyor. Amacım ilçenin 10-20-50 ve 100 yıl sonraki gelecek projeksiyona uygun olarak refah seviyesini, nüfusunu, bu nüfusu destekleyecek sosyokültürel altyapıyı belirlemek ve buna göre kalıcı bir kent inşa etmektir. Kent dediğimiz şey maalesef İstanbul’da olduğu gibi AVM’lerden oluşan yaşam alanlarından ibaret değildir. Kent dediğimiz şey meydan ve bulvarlardan oluşur. Bunu da yaratmak biz yöneticilerin görevidir.
Küçükçekmece’nin çok kalabalık mahalleleri var. Öyle ki büyük binalar, 6 metrelik daracık sokaklar, çarpık şehirleşme gibi. Bu yerlerde sağlık, etkinlik, kültürel alanlar maalesef yok. Kent yöneticisi oraya geldiğinde benim yapacak bir şeyim kalmamış diyor. Tam o noktada ben de diyorum ki orası benim sıfır noktamdır, orası benim yeniden başlayacağım noktadır. Çünkü şehri son altmış yılda bu hale getirmişiz. Bundan sonraki yüzyıla burayı koruyarak değil, dönüştürerek gitmek zorundayız. O sokakları ve binaları korumayacağız. Yerinde dönüşüm programı uygulayacağız. Bunu uygularken de hiçbir vatandaşımızı bulunduğu yerden uzağa göndermeyeceğiz. O yüzden yerinde dönüşüm diyoruz. Büyük parseller halinde dönüşüme gideceğiz. Yeni ve geniş yollar, bulvarlar, otoparklar, kültürel, etkinlik ve sağlık alanları yaratarak nitelikli yaşam alanları oluşturacağız. Bunları yaparken de depreme dayanıklı ve sağlıklı binalar inşa ederek Küçükçekmece’de depremi risk olmaktan çıkaracağız.” ifadelerini kullandı.
Küçükçekmece gibi devasa bir ilçenin yönetimine talip olduğunu söyleyen Aziz Yeniay, sahaya indiklerinde neredeyse iki kişiden birisinin ‘başkanım nerede kaldınız, bizi kimlere bıraktınız’ diye tepki gösterdiğini dile getiriyor.
Görüyoruz ki Küçükçekmece, her açıdan benim bıraktığım seviyeden epey aşağıya düşmüş diyen Yeniay şöyle devam etti. “Küçükçekmece 2004 öncesi yoksulluklar bölgesiydi. On yıllık hizmet dönemimizde 413 projeler yaptık. Son beş yıla baktığımızda ise tabela belediyeciliğini görüyoruz. Zira bizim yaptığımız eserlerin üzerine bir tane bile eser konulamadı. Küçükçekmece eğitimde, sanatta, kültürde faklı bir noktaya gelmişti. 3 tane akademi kurmuştum. Bunlardan biri müzik akademisiydi. 35 branşta eğitim veriyorduk ve 10 bin civarında öğrencimiz vardı. Kamuoyu pek bilmez bunu İstanbul Teknik Üniversitesi ile akredite olan tek kuruluş bizdik. Müzik bölümünden 3 kur eğitim alan öğrenciler konservatuara imtihansız girebiliyorlardı.
Bir diğer akademimiz de bilgi evlerimizi kapsıyordu. 50 bin gencimiz bu merkezlerde hem bilgiyi temin ediyorlardı, hem de oradaki tesislerde sosyalleşiyorlardı. Yani geleceğe kimlikli, kişilikli bireyler olarak yürüyorlardı. Bir diğer akademimiz spor akademisiydi ve 20 bin öğrenci kapasiteliydi. Maalesef bu hizmetlerden şuan hiçbiri aktifi değil. Tabelaları indirildi ve bu güzel projeler sonlandırıldı. Göreve geldiğimizde, birçok yeni projemizin yanında bu kapatılan ve ihmal edilen projelerimizi de tekrar canlandıracağız.”
