Akşam gazetesi yazarı Turgay Güler, İstanbul’un Ekrem İmamoğlu yönetiminde çöktüğünü ifade etti. Güler, İmamoğlu’nun verdiği sözleri yerine getirmediğini belirtti. İstanbul’daki altyapı sorunlarının giderek derinleştiğine dikkat çeken Güler, şehrin borç batağına sürüklendiğini söyledi. İmamoğlu’nun belediye başkanlığı dışında bir hedefle hareket ettiğini dile getiren Turgay Güler, şunları kaydetti: “Belediye başkanı seçileli neredeyse altı yıl olacak. Ortaya koyduğu elle tutulur, gözle görülür, dişe dokunur bir tek icraatı yok. Trafik çöktü, ulaşım çöktü, yollar çöktü…
İstanbul çöktü!
Şehri eskitti, tüketti.
Belediye borç batağında. Verdiği hiçbir sözü, vaadi yerine getirmedi. Suyu ucuzlatacaktı, toplu taşım ucuzlayacaktı. Bırakın ucuzlamasanı dünyanın en pahalı suyunu içiyor İstanbullular. Elektrik daha ucuz!
Depreme hazırlık yok, Marmara ölmek üzere! Trafik çöktü, ulaşım çöktü! Ama sorsanız Saraçhane Bülbülleri’ne ‘dünyanın en çalışkan belediye başkanı’ bizimki!
Yürüyen merdivenler çalışmıyor, her gün biri alev alev yanıyor. Engelliler, hamileler, yaşlılar, çocuklular perişan. Fatih Altaylı ‘yürüyen merdivenlere sabotaj yapılıyor, orasına burasına bir şeyler tıkıyorlar’ demiş. Bülbüllük böyle bir şey olsa gerek! Beceriksizliği, yalanla örteceksin!
Gelelim daha da vahimine! İstanbul perişanken beyimiz saçını tarıyor. Kandil ‘kayyumlara geçit vermeyin, CHP ve DEM el ele tüm demokratik güçleri harekete geçirsin’ çağrıları yapıyor. Beyimiz bu açıklamanın ardından Mardin’e gidiyor. Bir diğer Saraçhane Bülbülü hemen atılıp ‘Devlet Bahçeli Kürt Ağası diyor sorun olmuyor, İmamoğlu ziyarete gidince kıyamet kopuyor’ diye şakımaya başlıyor. Bülbül olmak kolay iş değil. Mantıklı gibi gözüken argümanlar üreteceksin, algı operasyonları çekeceksin. Hasılı yemini hak edececeksin!
Ama Kandil’in yani PKK’nın çağrılarını hiç görmeyecek, kulak tıkayacaksın. İstanbul’un rezilliğinin, perişanlığının üzerinde hiç durmayacaksın.
Neyse!
Beyimiz seçildiği ilk günden bu yana gözü hiç belediye başkanlığında olmadı. Yan gelip yattı. Laf ebeliğinde mahirdi. Polemik yapıp gezdi. Birinci beş yıl çabuk geçti. İkincisi de geçer.
O halde ben CHP’lilere sesleneyim. Ne maniydi beyimizin iş yapmasına, üretmesine, vaatlerini yerine getirmesine, İstanbul’un sorunlarını çözmesine, şehri depreme hazırlamasına? …
Ne maniydi?
Canla başla çalışsa, iş üretse, vaatlerini yerine getirse, sorunları çözse ve sonra da göğsünü gere gere Türkiye’nin karşısına çıkıp Cumhurbaşkanlığı için oy istese! Güzel olmaz mıydı?
Ağustos böceği misali vur patlasın çal oynasın… Kış kapıya dayandı. Elde yok avuçta yok. ‘Kandil desteğini çekerse ayvayı yeriz’ modunda. Beyimiz şimdi bu korkuyla kendisinden her bekleneni yerine getiriyor.
Millet de görüyor. Bir tek siz göremiyorsunuz. Ne diyeyim? Siz bilirsiniz!”
