Mustafa ve Havva Ünal çifti, 2010 yılında evlendi. Evlendikten kısa süre sonra genç kadın, fenalaşarak hastaneye kaldırıldı. Yapılan tetkikler sonucu karaciğer yetmezliği teşhisi konuldu. Yıllarca karaciğer tedavisi gören genç kadın, anne olamadı. 2020 yılında ise Malatya’dan uygun donörün bulunmasıyla Ünal’a İnönü Üniversitesi Turgut Özal Tıp Merkezi Eğitim ve Araştırma Hastanesinde nakli yapıldı.
Karaciğer naklinden 2 yıl sonra Havva Ünal doğal yoldan hamile kaldı. Doktorlar ise genç kadına karaciğer naklinden sonra hamileliğin hem anne hem bebek için riskli olduğunu belirterek, ‘Ya bebeğin ya da karaciğerin’ diyerek uyarıda bulundu. Ancak Ünal çifti, bebeklerinden vazgeçmedi. Adana’da özel bir hastanede görevli Kadın Hastalıkları ve Doğum, Perinatoloji (Yüksek Riskli Gebelikler) Uzmanı Prof. Dr. Süleyman Cansun Demir’e başvurdu.
Düzenli hamilelik takibinin ardından Çağrı bebek dünyaya geldi. Mutluluğu gözlerinden okunan Havva Ünal, “3 yıl önce karaciğer nakli oldum. Sonra hamile kaldım. Doktorlar hamileliğimin riskli olduğunu söylediler. Ama ben bebeğimi dünyaya getirmekte kararlıydım. Bebeğimden vazgeçemezdim. Doktorumuza güvendim ve bebeğimi sağlıklı bir şekilde dünyaya getirdim. Yavrumu kucağıma aldığım için çok mutluyum” diye konuştu.
Prof. Dr. Süleyman Cansun Demir ise, “Karaciğer nakli nedeniyle Çağrı bebek biraz yavaş gelişti ama sağlıklı bir şekilde doğumu gerçekleşti. Organ nakli yapılması bebek sahibi olmaya engel değil. Ama bazı riskler de söz konusu. Annenin gebeliği tehdit edecek şekilde tansiyonu çıkabiliyor. Bebekte gelişim geriliği görülebiliyor. Ancak bu muhtemel sorunlara karşılık düzenli hamilelik takibi yapılabilir ve risk düşürülüyor” şeklinde konuştu.
