AB Delegasyonu Başkanı Meyer-Landrut Brüksel’de Türk gazetecilerle bir araya gelerek açıklamalarda bulundu.
AVRUPA SEÇİMLERİ
Avrupa Parlamentosu başkanı seçilecek. Üye tam sayısının bir fazlası gerekiyor. Çoğunluğu sağlamak için partilerin bir araya gelmesi gerekiyor. Milliyetçi ve aşırı sağ partiler kendi aralarında farklı gruplara gidebiliyorlar. Ayrı mı birlikte mi duracaklar bilmiyoruz. Çünkü bu partiler homojen değil. Bir aday üzerinde müzakereler başlayacak. Adaydan ne isteyeceklerini aralarında konuşacaklar. Üye devletler ne isteyecek, partilerin bu adaylardan talepleri ne olacak, onları ortaya koyacak. Bazı üyeler kendi gruplarıyla ya da kendi ülkeleri ile aynı doğrultuda oy kullanmayabiliyorlar.
SEÇİMLER SONRASI TÜRKİYE İLE İLİŞKİLER
Avrupa ve Türkiye arasında önemli bir konu var. Avrupa’nın güvenlik mimarisi konusunda Türkiye’nin entegrasyonu ve bu konudaki tartışma şu ana kadar yeterli bir şekilde gerçekleşmedi. Ukrayna’nın saldırıya uğraması bambaşka bir güvenlik durumu ortaya çıkardı. Bu çok zorlu bir gelişme. Bu konuda Avrupa ve Türkiye’nin stratejik bir diyalog içine girmesi lazım. Önümüzdeki 5-10 yıl içinde neyi, nerede görmek istediklerine dair sıkı bir diyaloğa girilmeli. Nükleer bir güce sahip bir ülkenin dahil olduğu, Avrupa’nın ortasında bir savaş olduğunu görüyoruz. Türkiye de bunun çok yakınında ve Türkiye’yi de çok yakından ilgilendiren bir konu. Önümüzdeki dönemde Ukrayna konusu Avrupa gündemini domine etmeye devam edecek. Bu konuda Türkiye-AB arasında nasıl bir işbirliği olabileceğini değerlendirmeliyiz. Avrupa Parlamentosu’ndaki konular genellikle Avrupa içi konuları içerecek. Yeşil dönüşüm en önemli konulardan biri. Bu, AB ekonomisini ilgilendiren bir iç mesele. Bu konuda komisyon çok daha önemli bir söz hakkına sahip. Türkiye bu bakımdan çok önemli bir noktada.
TÜRKİYE’DEN VİZE BAŞVURULARI
Türk vatandaşlarına vize vermenin azaltılması politikası söz konusu değil. Ama problemler var. Önceki yıla göre Türkiye’den vize başvurusu yüzde 30 arttı. 1 milyon vize verildi. Yüzde 15-16 civarında reddedilme oranı var. Bu da dünya ortalamalarına denk geliyor. Verilen vizelerin yüzde 70’i çok girişli ya da uzun süreli vizeler. Üye devletlerin ilave çaba göstererek, belki kapasitelerini geliştirerek daha hızlı çalışmaları gerekebilir. Geçen yıl başvurularda rekor oranında dosya-belge eksiklikleri var. Sahte evrakla yapılan başvurular çok miktarda. Pratik sorunlar olduğunu, gecikmeler olduğunu biliyoruz. Üye devletler farkında, onlar da uğraşıyorlar. Randevu bekleme süreleri çok uzun, üye devletlerin vize ile ilgili kapasiteleri artırmamız AB olarak söz konusu değil. Üye devletler tarafından gereğinin yapılması gerekiyor.
VİZE SERBESTİSİ
Vize serbestisi konusunda kriterlerin yerine getirilmesi yeni bir hareket olacaksa bunu büyük bir memnuniyetle kaydediyoruz. Bu konuda birlikte çalışmaya hazırız. Veri koruma konusu kilit konulardan biri ve bu konuda ilerleme gerekiyor. Kişisel Verilerin İşlenmesi (GPDR) Türkiye’nin uyum sağlaması için çeşitli mevzuat değişiklikleri yapması gerekiyor. Avrupa Polis Teşkilatı(EUROPOL) ile iş birliği anlaşması müzakere edildi ve imzaya hazır ama bu veri koruma paketine bağlı. Terör, güvenlik gibi birçok konu bunun içinde. Kişisel verilerin korunması ve işlenmesi konusu ekonomik anlamda çok önemli bir konu. Dijital ekonomi bu verilerin işlenmesine ve korunmasına dayanıyor. Vize konusunda diyaloğun konuşulabilmesi için Türkiye’nin bunu yerine getirmesi gerekiyor.
