AK Parti’nin stratejik hatası ne? Şimdi top onlarda! Haydi iş yapmaya gözünüz varsa vatandaşın bu önemli derdini çözün
Ferhat Murat, CHP’nin 31 Mart seçimlerindeki başarısının sebeplerini inceledi. AK Parti’nin stratejik hatalarını eleştiren Murat, özellikle başıboş sokak köpekleri konusundaki adımların yetersiz olduğunu belirtti. Ferhat Murat, haber7.com’daki yazısında şunları kaydetti: “Cumhuriyet Halk Partisi, 31 Mart seçimlerinde 47 yıl aradan sonra girdiği bir seçimde birinci parti olmayı başardı. CHP, en son 1977’de Ecevit’in liderliğinde girilen genel seçimlerde birinci parti olmuştu. O dönem CHP’yi birinci yapan faktörler de bugünkünden çok farklıydı.
ÖNE ÇIKAN VİDEO 47 yıldan bu yana ‘CHP’nin girdiği genel seçimlerde birinci parti olamadığı karşımızda dursa da’ sebepleri ne olursa olsun, sonuç olarak 31 Mart 2024 yerel seçimlerinde birinci parti olmayı başardı. Başka bir bakışla AK Parti kurulduğu günden bu yana girdiği bir seçimde ilk defa ikinci parti olmuştu. Mayıs 2023 seçimlerinden sonra hayat pahalılığının vatandaşın birinci gündemi olmaya devam etmesi, emekli maaşlarındaki zam beklentisinin istenen düzeyde olmaması Cumhuriyet Halk Partisi’nin özelikle büyükşehirlerde 2019-2024 döneminde yerel yönetimlerde çok parlak bir sınav vermemesine rağmen yerel seçimlerden birinci olmasının önünü açtı. Seçimden sonra yapılan araştırmalarda bu gerekçelerden dolayı Cumhur İttifakı seçmeninin tepki olarak sandığa gitmediği veya bir bölümünün farklı partilere oy verdiği zaten ortaya çıkmıştı. Yerel seçimlerde vatandaşın rahatsızlık duyduğu konular arasında ekonomi ve hayat pahalılığından sonra başıboş sokak köpekleri geliyordu. Yerel seçimlerde Cumhur İttifakı bu konunun çözümü ile ilgili somut bir adım atmadı ya da atamadı. 2023’te küresel yapının koşulsuz bir şekilde muhalefeti desteklemesine rağmen seçimi kazanmayı başaran Cumhur İttifakı, belki de ülkede sükuneti tesis etmek düşüncesiyle böyle bir siyasi riske girmeyi istemedi. Ancak yerel seçim öncesinde sokağa çıktığımızda özellikle Cumhur İttifakı’nın oy potansiyelinin yüksek olduğu şehir, ilçe ve mahallelerde bu sorunun şahsıma da defalarca iletildiğini belirtmek istiyorum. *** Başıboş sokak köpekleri konusuyla ilgili görüşlerimi daha önce defalarca yazdım, ekranlarda dile getirdim. Hiç kimsenin hayvanların sebepsiz yere (kuduz, salgın hastalık ve önlememeyen saldırganlıklar dışında) yaşamının sonlandırılmasına onay vereceğini de düşünmüyorum. Hele hayvan hakları konusunda, iktidarı döneminde önemli çalışmalar yapan AK Parti’nin böyle bir yaklaşımı olacağı zaten düşünülemez. Zaten yasa taslağını okuduğunuzda böyle bir durum olmadığı görülüyor. Yasa taslağı ortaya çıktıktan sonra mecliste yaşanan tartışmalar, muhalefet milletvekillerinin vatandaşın sorunundan bihaber olarak konuya yaklaşması durumuyla karşılaştık. Özel güvenlikli lüks sitelerde oturduğunuzda, çocuklarınız herhangi bir başıboş sokak köpeğinin saldırganlık tehdidi ile karşı karşıya kalmadığında, çocuğunuz sitenizin bahçesinden servise binip okula gittiğinde böyle bir sorunun varlığından haberdar olmazsınız ya da olamazsınız. Olmadığınızda da milletin meclisinden evladını kaybeden bir anne ve köpeklerin saldırısı nedeniyle senelerce tedavi görecek evladın babasını ‘şov yapıyor’ diyerek kovarsınız! Ama oturduğunuz sitenin birkaç yüz metre çevresine çıkıp dolaştığınızda, mahallelerde bu sorunu size ifade eden birçok vatandaşla karşı karşıya kalırsınız. Muhalefet milletvekillerinin bu yaklaşımı da yasa görüşmeleri esnasında ortaya çıkmış oldu. Ortaya çıkan bir başka gerçek de; sokak hayvanları sorununun çözümünde yasayla önemli ölçüde sorumluluğu kendilerine verilen belediyelerin bu konudaki isteksizliğiydi. Ya da bir başka deyişle büyükşehirlerde ağırlıklı olarak CHP’li başkanlar tarafından yönetilen belediyelerin ‘iş yapmama’ motivasyonu… Sahipsiz başıboş köpeklere doğal yaşam alanları hazırlamanın, onların rehabilitasyonlarını sağlamanın, 553 milyon lira bedelli konser ihaleleri yapmak yerine barınak ihaleleri yapmanın CHP’li belediyelerin işine gelmediği kamuoyu tarafından bu süreçte net bir şekilde görüldü.. Zaten CHP ‘zaman kaybetmeden’ bu yasayı uygulamayacaklarını açıkladı. Salgın hastalığı olan, önlenemeyen saldırganlıkları bulunan hayvanların, başıboş sokak köpeklerinin veteriner onayıyla yaşamlarının sonlandırılması mevcut yasada zaten varken ve milyonlarca başıboş sokak köpeği içerisindeki oranı yüzde 1’in altındayken; kısırlaştırma, rehabilitasyon, sahiplendirme gibi hususların konuşulmaması adına bu stratejiyi uyguladıkları toplumun önemli bir kesimi tarafından da anlaşılmış oldu. Yani; sorunun çözümünde yüzde 99’unun üzerinde etkisi bulunan konuların üzerini ‘hayvanları öldürecekler, bu bir katliam yasası diyerek” örtmeye çalıştıkları da gün yüzüne çıkmış oldu. Bugün çözüme kavuşturma noktasında olan başıboş sokak köpekleri sorunu, yerel seçimlerinden önce çözümlenmiş olsaydı ne olabilirdi? 31 Mart 2024 yerel seçimlerinde; yüzde 37,76’lık oy oranıyla yüzde 35,48 oy oranı bulunan AK Parti’yi yüzde 2,28’lik farkla geçerek birinci parti olan CHP’nin birkaç puan eksik oy almasına neden olabilirdi. Keza sorunu çözen AK Parti’nin de birkaç puan yüksek oy almasını sağlar mıydı? Kesinlikle sağlardı… Bu durum da karşımıza CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in 31 Mart sonrasında hemen her konuşmasında ‘haklı olarak’ defalarca zikrettiği, “CHP, şu anda Türkiye’nin birinci partisidir” cümlesini kullanamamasına yol açardı. Muhalefetin son dört aydaki kısmi psikolojik üstünlüğü de elinden alınmış olurdu. AK Parti, büyük ihtimalle kaybettiği birçok belediyeyi yine kaybedebilirdi ancak birinci parti olmayı yine elinde tutmuş olur, muhalefetin 22 yıllık travmasının devamını sağlardı. Ancak anlaşılan AK Parti’deki politika yapıcıların büyük çoğunluğu, kutuplaştırma ihtimali bulunan bu konuya siyasi risk olarak baktı ve yerel seçim öncesinde bu konunun çözümüne yönelik bir yaklaşım ortaya koyamadı. Veya koyanlar çoğunluğu oluşturamadı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yerel seçimler öncesinde dış politika ve terörle mücadele konularındaki yoğun mesaisini göz önünde bulundurduğumuzda partisinden böyle bir ‘katkı’ göremediği sonucu karşımıza çıkıyor. 31 Mart 2024 gecesi sandıklar açılırken Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Gazze için diplomasi yaptığını da biliyoruz. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın belki de geçen hafta çarşamba günü grup toplantısındaki; “Efendim, muhalefet ne der? Bize ne muhalefetten. Efendim, medyada ne yazarlar ne söylerler? Bize ne medyadan? Efendim seçkinler rahatsız oluyorlarmış, tuzu kurular gürültü yapıyorlarmış, sesi çok çıkan cazgırlar ortalığı velveleye veriyorlarmış. Bunların hiçbirine bakmayız, hiçbirine aldırmayız, yola devam ederiz. Biz, sadece milletimize bakar, milletimizin ortak hissiyatına bakar, ortak beklentilerine bakar, adımımızı da ona göre atarız. Bugün bazı şeyleri açık açık konuşmamız gerekiyor: Birileri ısrarla görmezden gelse de Türkiye’de bir başıboş köpek sorunu var” ifadeleri de bu hususa işaret ediyor olabilir. Kim bilir?.. Bana göre; AK Parti başıboş sokak köpekleri sorununun çözümüne yönelik zamanlama konusunda stratejik bir hata yapmıştır. Ancak geç de olsa sorunun çözümünü sağlayarak vatandaşın problemlerini önceleyen bir siyasi anlayış olduğunu, CHP’nin de bunun tam karşısında durduğunu bir kez daha millete göstermiştir. Şimdi iş belediyelerde… Haydi iş yapmaya gözünüz varsa vatandaşın bu önemli derdini çözün…”