Bercan Tutar, Almanya’nın İsrail’in Gazze’deki soykırımına verdiği desteği sert bir şekilde eleştirdi. Tutar, Alman hükümetinin “antisemitizmle mücadele” adı altında Gazze’deki katliamları meşrulaştırmaya çalıştığını söyledi. Almanya’nın Siyonist bir projeye hizmet ettiğini belirten Sabah gazetesi yazarı Tutar, Almanya’nın İslam dünyasıyla köprüleri yıktığını belirtti. Tutar, şunları kaydetti: “İsrail terör devletinin Gazze’deki barbar soykırımına en büyük destek ABD’den çok Almanya’dan geliyor. Öyle ki Alman hükümeti ‘antisemitizmle mücadele’ adıyla çıkardığı yasalarla Gazzeli bebekleri sistematik şekilde katleden Siyonistlerin vahşi cürümlerini dile getirmeyi dahi suç sayacak kadar ileri gitti. Bunun akla ziyan son örneği ise Alman Dışişleri Bakanlığı himayesindeki ‘Qantara’ isimli platformda çıkan bir makale. Zaten sabıkalı olan Qantara’daki operasyon Berlin’in bilinçaltındaki Siyonist reflekslerin derinliği ve mahiyetini göstermesi açısından hayli dikkat çekici. ‘İslam dünyasıyla diyalog’ logosuyla Arapça, Almanca ve İngilizce dillerinde çıkan Qantara’daki rezaleti gören Esad Sirbegoviç, 29 Ağustos tarihli El Cezire’deki yazısında “Almanya İslam dünyasıyla olan köprüsünü nasıl yıktı?” diye şaşkınlığını dile getiriyor. Oysa şaşırmaması gerekirdi. Qantara tam da Siyonist bir projedir. Unutmayalım ki 2013’teki Gezi olayları sırasında Qantara, İngilizlerin The Economist’ini aratmayan bir performansla, Sayın Erdoğan’ı “Ankara’nın Sultanı” diye hedefe koymuş ve devrilmesini savunmuştu. *** Bir emperyal aygıt olan Qantara, Mart 2003’te yayın hayatına başladı. Almanya, ABD’den aldığı talimatla 11 Eylül 2001’den sonra terörle savaş stratejisi kapsamında Müslümanların kalbini ve zihnini hedef alan ve Arapça’da ‘köprü’ anlamına gelen Qantara’yı kurdu. Alman kamu yayıncısı DW tarafından yönetilen portalın öncelikli amacı ‘dinlerarası diyalog’ adlı projeye hizmet etmekti. Gezi’de peçesi aralanan Qantara’nın gerçek yüzü Gazze’deki soykırımda bütün çıplaklığıyla ortaya çıktı. Gazze’deki katliamları eleştiren yazılardan rahatsız olan Alman hükümeti Qantara’nın yönetimini değiştirdi. Tepki gösteren 35 editör istifa etti. Platformun yönetimi 1 Temmuz’da DW’den alınarak Dışişleri Bakanlığı bünyesindeki Dış Kültür İlişkileri Enstitüsü’ne (IFA) devredildi. Qantara, dışişlerine resmen geçtikten sonra ilk iş olarak 25 Temmuz’da skandal bir yazıya yer verdi. “Kriz İletişimi ve Ortadoğu: Beğen ve Paylaş” başlıklı makalede Fas kökenli Alman yazar Sineb El-Masrar, Siyonistlerin Gazze’deki soykırımını alkışladı. Bununla da yetinmedi. Daha da ileri giderek Filistinlilerin İsrail’i kötülemek için acıları, tarihleri, kültürleri konusunda yalan söyleyen ve doğası gereği şiddet yanlısı antisemitist bir halk olduğu iftirasında bulundu. *** Soykırım hakkında haber yapan Filistinli gazetecileri militan diye suçlayan El-Masrar, Gazze’den gelen katliam ve yıkım görüntülerinin ‘sahnelendiğini’ ve birer ‘kurgu’ olduğunu, Gazze’de aslında bir kıtlık olmadığını ve uluslararası medyanın Gazze’deki ‘dolu pazar tezgâhları ve barbekü karelerini’ kasıtlı olarak yayınlamadığını belirtiyor. Makaledeki apaçık çarpıtmalar ve küstah manipülasyonların haddi hesabı yok. Arsız yazar en skandal çıkışını “Almanya’nın aksine Ortadoğu kendi Nazi geçmişiyle yüzleşmeli” diyerek yapıyor. Nazizmin yalnızca Batı’ya ve özellikle de Almanya’ya ait bir ideoloji olduğunu bilerek perdeliyor. Almanya hükümeti makaleyi bütün tepkilere rağmen platformda tutuyor. Siyonistlerin bir halkı toptan katletmesine en küçük bir tepki bile Almanya’yı ve El-Masrar gibi tasmalı köpeklerini histerik nöbetlere sürükleyebiliyor. Almanya’daki derin siyonist kompleks insanı hayretler içinde bırakıyor. Batı dünyası ve Almanya Nazi geçmişini aklamak için siyonist İsrail’in soykırımına koşulsuz destek veriyor. Bir Nazizm’den kaçarken diğerine tutuluyorlar. Bu da yetmezmiş gibi Filistinlileri savunan tüm Müslümanları da modern Nazi’ler diye yaftalıyor. Bunların akıllarından zoru var!”
