Akkuyu Nükller Güç Santrali’nde konuşan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar önemli açıklamalarda bulunarak “Akkuyu NGS’de ilk reaktörü 2025 yılında deneme üretimine alacağız. 2028 yılında kadar 4 reaktörün tamamını da devreye almamız lazım. Buradan üretilen elektrikle ülkemizin elektrik ihtiyacının yüzde 10’unu temiz bir şekilde karbonsuz bir şekilde karşılayacağız” ifadelerini kullandı.
ÇOK BÜYÜK BİR EMEK
Mersin’de yapımı süren Akkuyu NGS’de 2024 Yılı ve 1255 MW’lık Türbin Ünitesinin Kurulum Sertifikasının Takdim Töreni gerçekleştirildi. Törene Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar,Mersin Valisi Ali Hamza Pehlivan, AK Parti Mersin Milletvekili Ali Kıratlı, Rosatom Genel Müdürü Aleksei Likhachev, Akkuyu Nükleer A.Ş. Genel Müdürü Sergei Butckikh katıldı. Törende Şaftın İlk Dönüşü Konulu Videosu gösterilmesinin ardından Bakan Bayraktar’a sertifika takdimi yapıldı.Törende konuşan Bakan Bayraktar şu ifadeleri kullandı: Bugün bizim için yine Akkuyu’da tarihi bir gün. Zira bugün ilk ünitenin türbin şaftını döndürüyoruz. Bu Türkiye nükleer tarihinin önemli adımlarından önemli kilometre taşlarından bir tanesi. Zira Türkiye olarak biz aslında 1950 yılından beri, bu uluslararası nükleer camiasının içerisinde yer aldık. Ve birçok uluslararası anlaşmaya Türkiye taraf oldu. Nükleerin barışçıl kullanımıyla alakalı çok önemli anlaşmaların tarafı ülkemiz.
Ve çok uzun yıllarca aslında biz nükleer enerjiden elektrik üretimiyle alakalı birçok çalışma içerisinde olduk. Ancak bütün bu çalışmaların sonunda gerçek ilerlemeyi 2010 yılında Rusya Federasyonu’yla imzalamış olduğumuz Sayın Cumhurbaşkanımızın o dönem başbakanlığı döneminde Sayın Putin’le birlikte iki ülke olarak ortaya koyduğu yüksek iradenin yansıması olarak bir hükümetler arası anlaşmayla bugün içinde bulunduğumuz bu santral projesinin ilk adımı atıldı.
Elbette ki çok zorluklarla karşılaştık. 2016 yılında ben bu bölgeye ilk kez geldiğimde sahada hiçbir şey yoktu. Bugün bu sahayı gezerken çok büyük bir heyecanla geziyorum. Her geldiğimde ilerlemeleri gördükçe büyük bir iftiharla buraları görüyorum. Ama o gün burada hiçbir çalışma henüz başlamamıştı. 30 bin insanın çalıştığı çok büyük bir emekle 7/24 gece gündüz, pandemiye rağmen yaşanan bütün krizlere rağmen büyük bir emeğin ortaya koyulduğu ve neticesini bugün işte görmeye başladığımız süreçlere geldik.ENERJİMİZİ VERİMLİ KULLANMALIYIZ
‘Şimdi biz Türkiye olarak enerji talebi artan, nüfusu büyüyen, ekonomisi büyüyen, ihracatı, sanayisi büyüyen bir ülkeyiz’ diyerek sözlerini sürdüren Bakan Bayraktar,” Dolayısıyla bizim geçmiş 20 yılda olduğu gibi bundan sonraki süreçte de elektrik talebimiz artmaya devam edecek. Biz Türkiye olarak hem bu artan talebimizi karşılamak hem de bu artan talebi kesintisiz şekilde çevreyle uyumlu, emisyonu düşük olarak temiz şekilde karşılamak için nükleer enerjiyi, enerji politikamızın en temel unsurlarından biri haline getirdik.
Türkiye olarak diyoruz ki mutlaka Türkiye evet yerli ve yenilenebilir enerji kaynaklarını, güneşini, rüzgarını, jeotermalini en üst seviyede kullanması lazım. Türkiye olarak mutlaka enerjimizi verimli kullanmamız lazım. Ama bir taraf hem artan talebi karşılamak hem de 2053’te net sıfır emisyon hedefine Türkiye ekonomisinin net sıfır bir karbonsuz bir ekonomiye dönmesi için mutlaka nükleerimizin olması lazım. Bu konuda aslında çok uzun zamandır ortaya koyduğumuz hedefimiz var. 2050 yılında Türkiye Akkuyu’nun yanına Sinop’u, Sinop’un yanına mutlaka Trakya’yı bütün bunların yanına da yaklaşık 5 bin megavatlık küçük modüler reaktörleri koymak zorunda. Bu 20 bin megavata ulaştığımızda Türkiye aynı zamanda o gün ihtiyaç duyacağı yani bundan 30 yıl sonra ihtiyaç duyacağı enerjisinin yüzde 10’unu nükleerden olacak” diye konuştu.KÜRESEL ISINMA İLE MÜCADELE NÜKLEERSİZ MÜMKÜN DEĞİL
Geçtiğimiz yıl dünya 28’inci Birleşmiş Milletler Taraftar Konferansı’nda gelişmiş birçok ülkenin içerisinde yer aldığı dünya iklim konferansında denildi ki, dünyanın iklim değişikliğiyle ilgili küresel ısınmayla ilgili mücadele edebilmesi için 2050’ye kadar mevcut kurulu gücünü nükleerde 3 katına çıkarması lazım. Biz Türkiye olarak bu deklarasyona bu sene Bakü’de düzenlenen Taraflar konferansında 29’uncu COP’ta imza koyan ülkeler arasındayız. Birçok gelişmiş batı ülkesinin de içerisinde olduğu bu grup aslında bütün dünyaya şu mesajı veriyor. Dünya küresel ısınmayla mücadele edecekse nükleersiz bunu başarmak mümkün değil” ifadelerini kullandı.2025 YILINDA DENEME ÜRETİMİNE ALACAĞIZ
İlk reaktörü ilk üniteyi 2025 yılında artık deneme üretimine alacaklarına değinen Bakan Bayraktar,” İlk elektriği buradan üretmeyi hedefliyoruz. 2028 yılına kadar önümüzde daha büyük hedefler var. 2028 yılında kadar dört reaktörün tamamını da devreye almamız lazım. Buradan üretilen elektrikle ülkemizin elektrik ihtiyacının yüzde 10’unu temiz bir şekilde karbonsuz bir şekilde karşılayacağız. Yaklaşık 35 milyon ton karbon emisyonunu azaltacağız. Onun için ben bu projenin Türkiye’nin çok önemli çok mega projelerinden biri olduğunu bir kez daha ifade etmek istiyorum.
Nükleerin Türkiye için bir zaruret olduğunu tekrar burada vurgulamak istiyorum. Ve bu projede elbette ki en başta çok güçlü bir siyasi irade. Sayın Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu siyasi irade. Sayın Rusya Devlet Başkanı Viladimir Putin’in ortaya koyduğu çok güçlü irade ve iki liderin arasındaki uyum bizlerin uyumuna da yansıdı. Biz burada Türkiye ve Rusya bu projedeki bütün paydaşlarımızla çok yoğun bir şekilde tek bir takım olarak, tek bir ekip olarak güçlü bir çalışmayı ortaya koyduk.
Bu çalışmaların neticesinde de inanıyorum ki biz İnşallah buradan bugün bir kilometre taşı bugüne özel bir gün bizim için. İlk elektriği de Türkiye’nin şebekesine vereceğiz. Bununla alakalı birçok zorlukla karşılaşıyoruz. Karşılaştık. Karşılaşmaya devam edeceğiz. Üstü açık örtülü birçok farklı yaptırımla, farklı konuyla karşılaşıyoruz. Ama büyük bir inançla, büyük bir kararlılıkla bu iş mutlaka en kısa sürede tamamlanacak ve Türkiye artık nükleer enerjiden, elektrik üreten ülkeler ligi arasına katılacak. Bundan sonraki hedefimiz 2025 yılında da mutlaka Sinop ve Trakya projeleriyle alakalı da nihai kararımızı oluşturmak ve orada da doğru bir şekilde bu projeleri hayata geçirmek” diyerek sözlerini tamamladı.
Öte yandan programda Akkuyu NGS 1. Ünitedeki türbin tesisinin çark cihazına monte edildiği, reaktör bölümünden gelen ısıtılmış buharın enerjisinin, önce türbinin mekanik enerjisine, ardından da turbojeneratörde elektrik enerjisine dönüştüreceği ifade edildi. Ayrıca 1255 MW elektrik gücüne sahip türbin tesisinin kullanılacağı kaydedildi. 1. Ünite türbin binasında bir sonraki önemli aşamanın da , türbin tesisatının yoğuşturucu ekipmanında deneme amaçlı vakum oluşturulması olacağına dikkat çekildi.
