Dünya genelinde demans vakalarının 2050 yılına kadar 153 milyona ulaşacağı tahmin edilirken, bilim insanları hastalığın riskini azaltacak, erken teşhisini mümkün kılacak ve etkili tedavi yöntemleri geliştirecek çalışmalar yürütüyor. Ancak süreç yavaş ilerlediği için bazı araştırmacılar, mevcut ilaçların bu hastalık üzerindeki etkilerini incelemeye yöneliyor. 1 milyon demans hastası tespit edildi Birleşik Krallık’taki Cambridge ve Exeter üniversitelerinden araştırmacılar, Alzheimer’s and Dementia: Translational Research & Clinical Interventions dergisinde yayımlanan yeni çalışmalarında, 14 farklı araştırmayı analiz etti. Çoğu ABD merkezli olan bu çalışmalar, toplamda 130 milyondan fazla kişinin sağlık verilerini içeriyor. Bu kişilerin 1 milyonunun demans hastası olduğu tespit edildi. Yüzde 32 oranında riski azaltıyor Araştırmacılar, bazı antibiyotiklerin, antiviral ilaçların ve belirli aşıların demans riskini azaltmada güçlü bir ilişki gösterdiğini belirledi. Özellikle difteri, hepatit A ve tifo gibi hastalıklara karşı uygulanan 4 aşının, demans riskinde %8 ila %32 oranında düşüşle ilişkili olduğu saptandı. Ayrıca ibuprofen gibi iltihap önleyici ilaçların da riski azalttığı ortaya çıktı. Öte yandan, tansiyon ilaçları ve antidepresanlar konusunda çelişkili bulgular elde edildi. Bazı çalışmalarda diyabet ilaçlarının demans riskini artırdığı, bazılarında ise düşürdüğü görüldü. Bakteriler demansı etkiliyor mu? Bu veriler, bazı demans vakalarının viral veya bakteriyel enfeksiyonlar tarafından tetiklenebileceği yönündeki teoriyi destekliyor. Ancak mevcut araştırma, yalnızca var olan ilaçlarla demans arasındaki bağlantıyı ortaya koyuyor. Bu ilaçların demansı gerçekten önleyip önlemediğini ve nasıl bir mekanizmayla çalıştığını anlamak için daha fazla bilimsel çalışma gerekiyor. Araştırmanın yazarlarından Dr. Benjamin Underwood, “Demansı önlemek için olmasa bile ilerlemesini yavaşlatmak için acilen yeni tedavilere ihtiyacımız var” diyerek, hali hazırda başka hastalıklar için onaylı ilaçların test edilerek hastaların daha hızlı erişimine sunulmasının büyük bir avantaj olabileceğini vurguluyor. Alzheimer’s Society’den Dr. Richard Oakley de, güvenliği kanıtlanmış ilaçların denenmesinin hem zaman hem de maliyet açısından büyük tasarruf sağlayabileceğini belirtiyor.
