CHP’de savaş çıktı! İmamoğlu’na yasak, Mansur Yavaş’a geçiş izni
Mahmut Övür, Ekrem İmamoğlu’na açılan hakaret davasının CHP içindeki iktidar savaşlarını derinleştirdiğini söyledi. Övür, bu davanın sonucunun CHP içindeki güç dengelerini değiştirebileceğini belirtti. İmamoğlu’na ceza verilmesi durumunda, Mansur Yavaş’ın alternatifsiz kalacağını ve bu durumun partide yeni çatışmalara yol açabileceğini ifade eden Övür, CHP’lilerin bu davayı popülizm malzemesi yaparak parti içi kavgaları körüklediğini vurguladı. İşte Mahmut Övür’ün Sabah gazetesindeki yazısı: “Üç günlük Moskova gezisini geride bıraktık ama oradayken Putin’le görüşme kadar olmasa bile CHP içi iktidar savaşları da peşimizi bırakmadı. Döndüğümüzde de hiçbir şeyin değişmediğini gördük. Her tartışma programında yine bildiğimiz klasik, “Ne olacak CHP’nin hâli?” ve “Kim kime nasıl ayar çekti?” muhabbeti vardı. Hem de bölgemiz ateş çemberindeyken… Dikkatinizi çekmiştir, Başkan Erdoğan’ın sarsıcı BM konuşmasına, Putin’in nükleer silahlara ilişkin sert ve uyarıcı çıkışına, Türkiye’nin BRICS üyeliği tartışmalarına ve daha vahimi bölgeyi sarsan soykırımcı Netanyahu yönetiminin Lübnan’a saldırısına rağmen medyanın gündeminden CHP içi kavgalar hiç inmedi. Onlara göre bunun nedeni de sanki CHP’liler değil, başkaları. Oysa bu doğru değil, kavganın asıl nedeni CHP’nin siyasetsizliği ve bunun doğal sonucu koltuk savaşı. Buna yol açan da CHP’yi 4 merkezli hâle getiren, Kılıçdaroğlu-Özel-İmamoğlu ve Yavaş gibi aktörlerden hiçbirinin diğerinden farklı bir siyaset ortaya koyamaması. Biri öne çıksa kavgadan eser kalmayacak. Çıkamıyorlar; çünkü hepsi de yeni siyaset üretmekten korkuyor. Hatırlayın daha yeni Özel, biraz farklı diyebileceğimiz bir “normalleşme” siyasetinden söz etti, saldırmayan kalmadı. Bu yüzden her biri içi boş popülist söylemlerle CHP içi iktidarı elde tutmaya ve öne çıkmaya çalışıyor. Bu da doğal olarak popülizmin suyunu çıkartırcasına kullanan Ekrem İmamoğlu’nu ve onun farklı bir versiyonu olan Mansur Yavaş’ı öne çıkartıyor. Kavga da büyük oranda bu ikili arasında geçiyor ve geçecek. Bugünlerde, bu ikili arasındaki ağız dalaşı sürse de öne çıkan mesele İmamoğlu’nun YSK’ya “ahmak” dediği için açılan hakaret davası ve onun nasıl sonuçlanacağı… CHP’liler bu meseleye de popülizm üzerinden bakıyor. Ceza verilmesine karşı çıktıklarına bakmayın, hatta aktörlerin büyük çoğunluğu “ceza” verilmesini bile istiyor. Daha önce de yazdım, bu bir hakaret davası ve yasaya göre ceza verilmesi şaşırtıcı olmayacak. Ancak verilir mi verilmez mi bilemem ama verilmesi iktidardan çok CHP’lilerin işine yarayacak. İmamoğlu şimdiden bunu kullanmaya başladı bile… Siyaset üretip tartışmalarla uğraşacaklarına, “siyasi yasak” gibi çekici bir konuyu popülizm yaparak kullanmak daha kolay olacak. CHP’liler bunun propagandasını da “Yasağı iktidar istiyor” üzerinden yapıyor. Oysa içinden geçtiğimiz ve iç cephenin güçlü tutulması gereken bir zaman diliminde İmamoğlu’na ceza verilmesi mevcut iktidarın hiç işine gelmez. İmamoğlu bile bunu kullanmaya başladı. Diğerleri de boş durmuyor. Onlar da söylentilerle süreci kendi lehlerine çevirmeye çalışıyor. İş öyle bir noktaya vardı ki, CHP kulislerinde, “Özgür Özel ceza verilmesi için iktidarla anlaştı” ya da “Ceza Mansur Yavaş’ı alternatifsiz bırakmak için verilecek” gibi şeyler bile söyleniyor. Bu söylenti ve kavgaların arka planında da CHP içi iktidar savaşı yatıyor. Dışarıdan birilerinin siyaset mühendisliği yapmasına, CHP içine fitne sokmasına gerek yok. Birbiriyle kavga eden ve birbirinin altını oyan bu CHP tablosu, iktidarın daha çok işine gelmez mi? Bütün bunlar “ahmak” davasından bir ceza çıkmayacağı ya da çıkmaması gerektiği anlamına gelmez. Ama umudunu bu cezaya bağlayan birileri bir hakaret davasından “siyasi kahraman” çıkarmaya, birileri de parti içi rakibin önünü kesmeye çalışıyorsa, buradan “ülkeyi yönetecek bir siyaset” çıkmaz. Ne yazık ki bu gerçeği sadece CHP yöneticileri değil referans aldıkları aydınları da görmüyor.”