Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani himayesinde Türkiye, Irak, Katar ve BAE arasında, Kalkınma Yolu Projesi’nde işbirliğine ilişkin 4’lü mutabakat zaptı imzalanması, bölge ve dünya açısından yeni bir dönemin habercisi oldu. Basra Körfezi’ndeki Büyük Faw Limanı’ndan başlayıp Irak’ın kuzeyine doğru devam ederek Türkiye’ye ulaşan projenin 1200 kilometre uzunluğunda demiryolu ve karayolunun Basra, Bağdat ve Musul şehirlerini de içeren bir güzergahı takip ederek Türkiye’deki demiryolu ağına bağlanması, bölgeye istikrar ve büyük ekonomik refah getirecek. PKK, DAEŞ gibi terör örgütleri bitecek. Ortadoğu’ya istikrar gelecek Projeye ilişkin Akit’e konuşan Prof. Dr. Anıl Çeçen, şunları ifade etti: “Projeyle şimdiye kadar bölgede barışın tesis edilmesine engel olan Türkiye-Irak karşıtlığının ortadan kaldırılmaya çalışıldığını görüyoruz. Çok doğru bir yaklaşım. Türkiye’nin önayak olduğu büyük projeler bölgede istikrarın ve güvenliğin tesis edilmesini önceliyor. Türkiye’nin Ortadoğu’da merkezi coğrafyada var olabilmek için sadece Batılı devletlerle değil, Doğunun önemli devletleriyle de işbirliği yapmaya başladığını görüyoruz. Türkiye’nin artık bölge ülkeleri ve İran ile yakın ilişkiler kurarak kendi politikalarını hayata geçirmesi gerekmektedir. Türkiye’nin istikrarını eski Osmanlı ülkeleriyle paylaşması çok önemlidir. Irak tam devlet olarak hareket etmeli.” Refah artacak, terör silinecek Gaziantep Üniversitesi Öğretim Üyesi Stratejist Doç. Dr. Ali Fuat Gökçe de şunları söyledi: “Projenin hem ekonomik hem de jeopolitik sonuçları var. Bölgenin güvenliğini de sağlamış olursunuz. Halkın refah seviyesini artırarak terör örgütlerinin beslenmesini engellersiniz. Çünkü terör her zaman istikrarsız ortamlarda beslenir. Bölgede petrolden gelen zenginliğin halka yayılmadığını görüyoruz. Enerjinin dışında inşaat, sağlık, eğitim, kültür-turizm, hizmet sektörleri de gelişerek refah tabana yansıyacak. Kalkınma Yolu Projesi, mevcut güzergahlardan daha avantajlı daha az maliyetli bir ulaşım imkanı sunuyor. Bölge ülkelerini bir araya getirerek ABD’nin emperyalizmine karşı hareket ederek ekonomik olarak gelişmesini sağlayacaktır.” Batısız güvenlik mimarisi Askeri Stratejist ve Akademisyen Dr. Kemal Olçar ise, “Türkiye kendi özerk karar mekanizmasıyla Ortadoğu’yu yeniden şekillendirecek ve bunun alt yapısında uluslararası hukuk, insancıl yaklaşım, kazan-kazan iş birliği ve Batısız güvenlik mimarisi inşası olacaktır. Enerji ihtiyaçlarını düşük maliyetli bölgeden karşılama şansını elde edebilecektir. Kalkınma Yolu Projesiyle Hindistan-Ortadoğu-Avrupa (IMEC) koridorunu kurulmadan etkisiz hale getirebilecektir. Teknik konularda yapılan anlaşmalar hayata geçirebilirse uzun zamandır ihmal edilen halklar arası temas ve yakınlaşmalar ön yargılardan arındırılarak yeniden tesis edilebilecektir.”
ÖNE ÇIKAN VİDEO
