Fatoş ve Niyazi Solak çifti Bali’de kabusu yaşadı! Zorla odaya sokup…
Fatoş ve Niyazi Solak çifti tatil için Bali’ye gitti. Buradaki Batur Dağı’nda trekking yapmak isteyen ikili, rehber görünümlü turist avcıları tarafından sopayla tehdit edildi. Büyük korku yaşayan ikili yaşadıkları kabusu anlattı.
Giriş Tarihi: 09.02.2024 11:38
Fatoş ve Niyazi Solak çifti, Güneydoğu Asya ülkelerinden Endonezya’nın Bali Adası’na gitti. Gezgin çift, buradaki Batur Dağı’na trekking yapmak istedi. Sabah erken saatlerde yürüyüşe başlayıp, gün doğumunu Batur Dağı’nda izlemek isteyen çift, sabah saatlerinde hazırlıklarını yaparak motorla başlangıç noktasına gitti.
GALERİ DEVAM EDİYOR
Ancak bu sırada bir grup turist avcısı, üzerlerine doğru gelerek çifti durdurmayı denedi. Fatoş Solak, o anlardan şöyle bahsetti, “Motorumuzu park edip başlangıç noktasına doğru yürümeye başladık. İnsanlar hâlâ peşimizden geliyor ve zorla rehber olmayı teklif ediyorlardı. Yaptığımız araştırmalarda rehbere gerek olmadığını öğrendiğimiz için istemediğimizi söyledik. Bunun zorunlu olduğunu yoksa çıkamayacağımızı söyleyerek kandırmaya çalışıyorlardı ancak tepki vermeden yürümeye devam ettik.
SOPAYLA BİZİ TEHDİT ETTİ!
Niyazi benden 5 adım kadar önde gidiyordu. Tam kapıya yaklaştığımız sırada 7-8 tane adam Niyazi’nin önüne etten duvar ördüler, eşim ısrarla geçmeye çalışınca ittirerek uzaklaştırdılar. Hâlâ bize ısrarla rehber almamızın zorunlu olduğunu yoksa bizi dağa çıkarmayacaklarını söylüyorlardı. Biz İngilizce bilmiyor, anlamıyor gibi davranıp karşılık vermeyerek geçmeye zorladık. İçlerinden bir tanesi yerden aldığı sopayla bizi tehdit etti.
POLİS ÇAĞIRIN DİYE BAĞIRDI!
Diğerleri eşimi çekiştirerek girmesini engellemeye çalıştı. Sopayı görünce ben ‘Polis çağırın’ diye bağırmaya başladım. Bizi polisin içeride, ofiste olduğunu söyleyerek içeri götürmeye çalıştılar. Ofise yaklaşınca orada polisin olmayacağını düşünerek geri döndük, polisin bize gelmesini istedim.”
“Tahminimizce bizi zorla odaya sokup pasaportumuzu alarak bizi tehdit edeceklerdi” diyen Solak çifti şöyle devam etti: “Çünkü kendi aralarında konuşurken pasaport kelimesini duydum. Daha sonra elçilikten arayan personel bu halkın pasaport üzerinden tehdit ettiğini söyleyince bu tahminimizde haklı çıktık. Neyse ki aklımıza geldi de vermedik. Dışarıda ‘Polis istiyorum’ diye bağırmaya devam ettim. ‘2 dakikaya geliyor’ diyerek bizi oyalamaya çalıştılar, tabii gelen olmadı. Eşim tekrar kapıya doğru yürüdü, yine koşarak ona engel oldular. Ben elime telefonu alıp birkaç video çekerek kanıt oluşturmak istedim. Özellikle mafya tipli biri sürekli üstüme yürüyerek bizi ittirip hem kendi dilinde hem de İngilizce küfürler etti. Harita üzerinden baktığımda yakında polis noktası görünmüyordu. Hava karanlık ve onların da sayısı kalabalık olduğu için geri dönüp polise gitmeye karar verdik.”