Hakan Mengüç mutluluğun formülünü verdi! “Bu 3 etken hayatınızı…”

0


Kadın hemen içeri dönüp ailesine sordu. Kocası “Zenginlik olsun, böylece evimiz bolluğa kavuşur” dedi. Kadın bu fikri beğenmedi, “Başarıyı davet edelim, böylece saygı görür, takdir ediliriz” dedi. Kadının kızı ise “Sevgiyi davet etmeliyiz, sevgiyle dolu bir evde huzurlu ve mutlu oluruz” dedi. Kadının aklına yatmıştı, kocası da onayladı. Hemen aşağı inip yaşlılara “Bu gece ailece sevgiyi ağırlamak istiyoruz” dedi. Sevgi ayağa kalkıp binaya doğru yürümeye başladı, peşinden Zenginlik ve Başarı da geliyordu. Kadın şaşırıp, “Hani sadece biriniz gelebilirdi?” diye sordu. Sevgi cevapladı, “Eğer Zenginlik veya Başarı davet edilseydi, diğerleri kapıda kalırdı. Ama siz sevgiyi seçerek diğerlerini de kabul etmiş oldunuz. Sevginin olduğu yerde zenginlik ve başarı zaten vardır.”

SEVGİ KELİMESİ GÜNÜMÜZDE DEMODE OLDU

Günümüzde tutku, hırs, azim, başarı, zafer, mücadele, kan, ter ve gözyaşı daha çekici görünüyor. Çünkü çoğunlukla herkes başarı ve kazanca odaklanmış durumda. Bu uğurda tutku, hırs, mücadele daha cazip geliyor. Ancak bu şekilde başarılı ve güçlü olacağımıza inandırıldığımız bir tüketim ve hız çağında yaşıyoruz. Her şey bir yarış. Bir an bile dikkatin dağılırsa yarış dışı kalırsın ve arzuladığın başarıya ulaşamazsın. Ama bu büyük bir aldatmaca. Çağımızın en büyük manipülasyonlarından biri.


Başkalarının üzerine basmayı göze alan, hile yapan, başkalarının hakkını gasp eden ve bunu doğanın kanunuymuş gibi satan insan tipi, çağın aldatmacası. Bu tip insanlardan olmayın. “Doğada güçlü olan zayıf olanı yer” diye bir hayat dersi yok. “Ezilme ezilirsin, acıma acınacak hale gelirsin, yok et yoksa onlar seni yok eder, kazanmak için yok etmek zorundasın” gibi düşünceler tamamen yanlış. Bu körü körüne bir yarış, ezici ve yok edici.

Başarı ve zenginlik peşinde koşanlar bile yarışı bitiremiyor. Hep daha fazlası için koşuyorlar, yok etmeye devam ediyorlar. Neden? Çünkü niçin koştuklarını bilmiyorlar. Başarı ve zenginlik dedikleri şeyi tarif edememişler. Onlara “başarılı ve zengin” dediğimiz halde onlar kendilerini hala başarısız, yetersiz ve yoksul hissediyorlar. Bu yüzden yarışı daha kanlı, daha ezici bir hale getiriyorlar. Ne kadar kazanırlarsa kazansınlar, içlerindeki ses hep “galiba olmadı” diyor. Bu yüzden sevgiye romantik, uzun vadeli ve sıkıcı bir eylem diye bakma. Aksi halde daha fazla zaman kaybedersin, daha fazla yorulursun ve günün sonunda “galiba olmadı” dersin. İşin içinde sevgi yoksa, sonunda başarı ve kazanç da yok.

Leave A Reply

Your email address will not be published.

File not found.