İçlerinden “Bu şapşalın derdi ne?” diyorlardır tabii! Vakur bir sessizlikle karşılaşıp şapşalca gülümsedi
İsrail soykırımına karşı Londra’da düzenlenen protesto gösterisine katılan Birleşik Krallık parlamento üyesi, protestoculara yaklaşarak saçma sapan ifadeler kullandı. “Genç protestocular kollarını kavuşturmuşlar, ses çıkarmadan Birleşik Krallık parlamentosunun hanım vekiline bakmayı sürdürüyorlar. İçlerinden ‘Bu şapşalın derdi ne?’ diyorlardır tabii” diyen Haşmet Babaoğlu ise “Şu üstenci merak, şu özgüven, utanç verici değil mi?” diye sordu. Babaoğlu, Sabah gazetesindeki yazısında şunları kaydetti: “Kim olsa, utanır!.. Yağmur altında İsrail soykırımına karşı protesto gösterisini sürdüren yüzlerini kefiyeyle kapatmış, her yanını Filistin bayraklarıyla donatmış gençlere gidip… “Günaydın, ben milletvekiliyim, görüşlerinizi ve neyi protesto ettiğinizi öğrenmek istiyorum” diye sormak nasıl bir sakilliktir…
ÖNE ÇIKAN VİDEO Orada elinde, “Ben Yahudi’yim ve soykırıma karşıyım” yazan yaşlı adama “Peki Hamas’a mesajınız ne öyleyse?” diye sormak mesela… Ve vakur bir sessizlikle karşılaşıp şapşalca gülümsemek… Söyleyin bana.. Şu üstenci merak, şu özgüven, utanç verici değil mi? *** Genç protestocular kollarını kavuşturmuşlar, ses çıkarmadan Birleşik Krallık parlamentosunun hanım vekiline bakmayı sürdürüyorlar. İçlerinden “Bu şapşalın derdi ne?” diyorlardır tabii… Ama hanımefendi sözde şaşkın, gerçekte haince bir dalga geçme dürtüsüyle şöyle diyor: “Niye yüzlerinizi kapatıyorsunuz? Bir hastalık ya da Kovid önlemi olarak mı?” *** Suella Braverman hafif bir ruha sahip ama hafif bir kimlik değil… Boris Johnson hükümetinde İçişleri Bakanı’ydı… İngiltere ve Galler Başsavcılığı yaptı… Hint kökenli… Hukuk öğretimini Cambridge ve Sorbonne’da yapmış olmaktan gelen cambaz işi bir özgüven sahibi, ama “Soykırıma karşıyım” tabelası taşıyan yaşlı adama “Mesajın ne?” diye soracak kadar “ev zencisi”… *** Avrupa’da siyasetçi demek artık böyle bir şey… Dünyadan haberi olmayan fakat özgüveni yüksek ama esas olarak varlığı kuklalaştırılmış siyasetçiler evresindeyiz… Ukrayna’nın nerede olduğunu bilmeyen ama Ukraynalılarla masaya oturan dışişleri bakanları… Banka yönetim kurullarının kucağında emzirilmiş başbakanlar… İsrail’e meftun vekiller… Ortalığı bunlar doldurdular. Bizde de çok göreceksiniz bu tipleri… Başladı bile… Küresel bir güç, kitleleri şuna inandırmak istiyor: Siyaset sandığınızın tersine hafif bir alan… İdare edin! İpler nasılsa bizde!”