Küresel haydut ABD’nin tam desteğine rağmen, nizami bir ordusu bile olmayan Hamas mücahidlerinin şanlı direnişi karşısında aciz kalan, ardından yöneldiği Lübnan’da Hizbullah’tan büyük darbeler yiyen, İsrail’in balonu patladı. İran’ın 1 Ekim saldırısının ardından sürekli intikam açıklamaları yapan ve bölgeyi ateşe vereceği tehditlerini savuran İsrail’in, önceki gece 3,5 saat süren 3 dalga halindeki saldırısında birkaç park ve bahçe gibi boş alanları vurduğu görüldü. İran’a atılan füzelerinin ve kamikaze dronlarının önemli bir bölümü havada engellenirken, “saldırının devamının gelmeyeceği” yönündeki açıklama ise “dokunulmaz” sanılan İsrail’in “süper güç” ve “dokunulmaz ülke” algısını yerle bir etti. Yaşanan son gelişmeler, siyonist terör devletinin takatinin kesilmeye başladığını gösterdi. akit’e konuşan uzmanlar Hamas ve Hizbullah karşısında bile aciz kalan İsrail’in, ABD desteğine rağmen ciddi bir güç karşısında varlık gösteremeyeceğinin anlaşıldığını belirterek, bundan böyle siyonist terör devletinin bölgede rahat edemeyeceği yorumunda bulundular. Sivil katliamlarla gizliyor akit’e konuşan Ankara Filistin Dayanışma Platformu Sözcüsü Ali Dalaz, şunları söyledi: “İsrail 7 Ekim 2023’ten itibaren başlattığı kirli savaşta herhangi bir üstünlük sağlayamadı. Bu yüzden hıncını sivillerden, kadın ve çocuklardan almaya çalışmaktadır. Sözde yenilmezlik algısı yerle bir olan, Demir Kubbe’si delik deşik olan İsrail, var gücüyle sivil alanlara saldırarak katliamı yapıyor. İsrail’in kartondan bir dev olduğu Hamas, Hizbullah ve Yemen’deki Husiler eliyle dünyaya gösterilmiş oldu. Hava bombardımanlarıyla uzaktan suikastlarla yenilmezlik algısını sürdürmeye çalışan İsrail, bölgedeki yerli Kuvayı Milliye güçleri eliyle mağlup edildi. Herhangi bir üstünlük sağlayamadı. Aslında savaşı kaybetti bunu masum çoluk çocukları katlederek gizlemeye çalışıyor. Sivilleri askeri araçların üstüne bağlayıp kendilerini korumaya çalışıyorlar bütün insan hakları ve savaş hukuku ilkelerini hiçe sayarak. Şehit Yahya Sinvar’ın rehineleri kalkan yaptığını iddia ederlerken, onun cephenin en ileri hattında çarpışırken şehit olması, İsrail’de büyük bir moral çöküntüsüne neden oldu. Bunca bitmişliğe rağmen uluslararası sözleşmeler, hukuk, insan hakları ilkeleri tanımadan soykırıma devam ederek yenildiği gerçeğini örtmeye çalışmaktadır. 7 Ekim Aksa Tufanı operasyonundan bu yana ANFİDAP olarak sivil katliamlarına hep karşı çıktık. Savaşın da bir hukuku var. Sivillere, kadınlara, silahsızlara dokunulmaz. Fakat İsrail ateşkes zamanlarında bile sivil katliamını yoğunlaştırmaktadır. Uluslararası camiaya çağrı yapıyoruz: Artık soykırımı durdurun, sadece sözle değil, fiilen de artık herkesi taşın altına elini koymaya çağırıyoruz.” Sözde yenilmezlik algısı çöktü Güvenlik Uzmanı Mustafa Hacımustafaoğulları da, şunları dile getirdi: “Bu kirli savaşı sürdüren aslında ABD. Yenilen de o. Bunu görmek lazım. İsrail’in Gazze’de olsun, Lübnan’da olsun yapmış olduğu harekâtlar sadece hava gücüne dayalı operasyonlar. Bu İsrail’in ve onu destekleyen güçlerin korkaklığının da bir göstergesi. Teknolojiyi kullanarak uzaktan oradaki masum sivil, çoluk demeden insanları vuruyorsunuz. Uluslararası sözleşmeleri, anlaşmaları dikkate almıyorsunuz ve bir savaş yürüttüğünüzü iddia ediyorsunuz. Bu bir katliam, savaş değil. Savaş karada kazanılır. İsrail karada hem Gazze’de hem Lübnan’da yenilmiştir. Gazze’de bir yıldan beri Hamas’a karşı yürütülen saldırılarda netice alamadılar. Rehineler hâlâ Hamas’ın elinde. Lübnan’da Litani Nehri’ne kadar ilerleyeceklerdi güya. Fakat daha üç-beş kilometre bile ilerleyemediler. Hizbullah’ın karşısında sözde savaşan İsrail askerlerinin nasıl ağlayarak kaçtıklarını görüyoruz. Bölgeden haber kısıtlamasına rağmen. Sınırlı gelen haberlerde bile İsrail’in nasıl bir hezimet içinde olduğunu görüyoruz. Hizbullah İsrail’in içlerine kadar girip Tel Aviv’de, Hayfa’da stratejik hedefleri vuruyor. İsrail’in Demir Kubbe’si delik deşik oldu. İsrail’in sözde yenilmezlik algısı çöktü. İran’a yönelik son saldırının da göstermelik bir saldırı olduğunu anlıyoruz. İran’ı çökertecek bir saldırı yapmak istiyorlardı. Fakat baktık ki göstermelik saldırı yapıldı. ABD ve İsrail İran ile savaşa girmek istemiyor. İran da savaşmak istemiyor. Bu nedenle vaziyete kurtarmak için seçilmiş hedeflere sınırlı bir saldırı düzenlediler İran’a karşı. İsrail bir geri çekilme telaşı içinde. ‘Her yeri vururuz, Ortadoğu’da vuramayacağımız yer yok’ diyen İsrail’in artık geri çekilmenin yollarını aradığını, kabuğuna çekilmeye başladığını görüyoruz. İnşallah daha büyük darbeler yiyerek Ortadoğu’dan silinmelerinin yolu açılır. Tüm yaşanan göstergeler Hamas ve Hizbullah’ın moral ve motivasyonunu artırarak zafere giden yolu hızlandıracaktır.”
