Kolon kanseri ailede varsa 3 kat daha riskli
Türk Gastroenteroloji Derneği’nin (TGD) kongresinde Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Gastroenterolojji Uzmanı Prof. Dr. Şebnem Gürsoy ile bir araya geldim. Çağımızın korkunç hastalıkları kolon polipleri ve kolon kanserini kendisine sordum. Prof. Dr. Gürsoy, kolon poliplerinin, kolon veya rektumun iç yüzeyinde gelişen, küçük genellikle zararsız büyümeler olduğunu belirterek, “Çoğu polip iyi huyludur, ancak bazıları zamanla kansere dönüşebilir. 1 cm’den büyükse, 3’ten fazla polip bulunuyorsa polipte displazi görünüyorsa bu polipler zamanla kanserleşebilir” dedi. Poliplerin genellikle belirti vermediklerinin altını çizen Prof. Dr. Gürsoy, “Bu nedenle rutin taramalar önerilir. Büyük polipler bazen kanama, dışkıda kan, karın ağrısı veya bağırsak alışkanlıklarında değişikliklere neden olabilir” diye konuştu.
KOLON KANSERİ ÖNLENEBİLİR
Kolon kanserinin önceden tespit edilebilen ve önlenebilen nadir kanserlerden biri olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Gürsoy, “Erken tanı hayat kurtarır. Erken teşhis kolon kanseri ile mücadelede en önemli faktördür. Kolon kanseri, erkeklerde akciğer ve prostat, kadınlarda ise akciğer ve meme kanserlerinden sonra en sık görülen kanser türüdür ve erkeklerde görülme sıklığı kadınlardan biraz daha fazladır. Yaşam tarzı, çevresel etkenlerdeki değişiklikler ve kalıtsal genetik faktörler nedeniyle oluşabilir. Yüzde 85 poliplerden kaynaklanır” dedi.
GENETİK FAKTÖRLER ÖNEMLİ
Prof. Dr. Gürsoy, kolon kanseri riskini artıran faktörleri şöyle sıraladı: “Genetik faktörler yani ailesinde kolorektal kanser görülen kişilerde kanser riski fazladır. Ailesinde kolon kanseri bulunan kişilerde hastalığın görülme riski, sağlıklı kişilere kıyasla 1,7 kat daha fazladır. Ailesinde 2’den fazla kolon kanser öyküsü bulunan kişilerde ise risk 3 kat fazladır. Genç yaşta kolon kanseri olan kişilerde genetik ön plandadır.”
KOLONOSKOPİ YAPTIRIN
Kolonoskopinin, hem mevcut bir tümörü erken evrede belirleme hem de kansere yol açabilecek polip ve benzeri sorunları daha kanserleşmeden tespit edip, kişiyi kanser gelişiminden koruyabilecek özellikte bir işlem olduğunu belirten Prof. Dr. Gürsoy, şöyle dedi: “45 yaşına gelmiş her bireyin kolonoskopi yapılarak, taranması gerekir. Ailede, anne, baba, kardeşinde kolorektal kanser saptanan en genç bireyin tanı konduğu andaki yaşından 10 yıl önce olmalıdır. Örneğin ailede 45 yaşındaki bir kolorektal kanser hastası varsa tarama 35 yaşında başlamalıdır.”
YAŞLA BİRLİKTE RİSK 10 KAT ARTIYOR
KOLON kanseri riskinin yaşla birlikte de arttığına dikkat çeken Prof. Dr. Gürsoy, “Çoğunlukla 50 yaş üzeri kişilerde görülür. 60 yaşın üzerindeki hastaların kolon ve rektum kanserlerine yakalanma oranı, 40 yaş altındaki kişilere göre 10 kat daha fazladır” dedi.
NASIL KORUNACAĞIZ?
Prof. Dr. Gürsoy, kolon kanserinden korunmak için neler yapılması gerektiğini ise şöyle sıraladı:
İşlenmiş etlerden kaçınmak; daha fazla bitki bazlı, lifli gıdalar tüketmek
Yağ ve kırmızı eti azaltmak
Günlük egzersiz yapmak
Özellikle obezite veya aşırı kilo varsa, kilo vermek
Stresi azaltmak
Önceden var olan diyabetin yönetilmesi
Sigarayı bırakmak
Alkol tüketiminin azaltılması gereklidir