Millî Muharip Uçak KAAN: SSB’nin KAAN’a verdiği yolculuk! İHA’ları faaliyete geçirdi!
2024 yılında Türkiye gündemine damgasını vuran olaylar İHA hamleleri böyle yansıdı. 6. Savunma Sanayii Buluşmaları sırasında konuşan Gökhan Uçar, şu açıklamalarda bulundu: “KAAN projesinde bizim ana yüklenicimiz TUSAŞ biliyorsunuz. SSB olarak ödemelerimizi TUSAŞ’a yapıyoruz. Yakın zamanda da bir sözleşme imzaladık ve önümüzdeki 1.5 senenin tasarım geliştirme ve prototip uçaklarının üretimine ilişkin faaliyetlerini planladık. Burada ödediğimiz her 100 liranın, TUSAŞ’a ödediğimiz her 100 liranın, yaklaşık 30 lirası TUSAŞ’ta kalıyor. TUSAŞ’ın kendi işçilik ve mühendislik maliyeti olarak. TUSAŞ, 100 liranın yaklaşık 30 lirasını ASELSAN’a ödüyor. ASELSAN da burada uçağın elektronik harp sistemlerini, radarlarını, avioniklerini, çok gelişmiş elektronik cihazlarını üretiyor. ASELSAN da bu 30 liranın yaklaşık 15 lirasını kendi alt yüklenicilerine, özel sektöre dağıtıyor. Gökhan Uçar’ın Açıklamaları: Geri kalan 30 liranın 20 lirası, çoğunlukla TÜBİTAK-SAGE ve TÜBİTAK’ın farklı şirketlerine veriliyor ve diğer 20 lira da TUSAŞ tarafından diğer alt yüklenicilere veriliyor, özel sektöre dağıtılıyor. Yani baktığınız zaman yaklaşık %45-55 mertebesinde bir dağılım var. Bu bizim doğrudan bir vakıf şirketine, devlet şirketine ödenimiz paranın dağılımı.” KAAN Savaş Uçağında Kullanılacak Gelişmiş Silah ve Sensör Sistemleri KAAN savaş uçağında kullanılacak silah, sensör ve aviyonik sistemleri geliştirilmesi yönünde Türk savunma sanayii tarafından yoğun bir efor harcanıyor. P1 ve P2 prototiplerinin montaj faaliyetlerinin tamamlanmasıyla birlikte bu sistemlerin de KAAN üzerinde görücüye çıkması bekleniyor. Kanat altı silah istasyonu ile KAAN’ın ilk mühimmat atışını, 2026 yılı içerisinde gerçekleştirebileceği değerlendiriliyor. Bu sistemler arasında; TULGAR Kaska Entegre Görüntüleme Sistemi, MURAD AESA Radar, ÇAKIR Seyir Füzesi, TOLUN Mühimmatı, GÖKDOĞAN ve BOZDOĞAN Hava Hava Füzeleri, KARAT KIZILÖTESİ Arama ve İz Takip Sistemi ve YILDIRIM Yönlendirilmiş Kızılötesi Karşı Tedbir Sistemi gibi birçok bileşen bulunuyor. MİLLÎ MUHARİP UÇAK KAAN’IN TEKNİK ÖZELLİKLERİ Kanat Açıklığı: 14 metre
Uzunluk: 21 metre
Yükseklik: 6 metre
Maksimum Seyir Hızı: 1.8 Mach
İrtifa Tavanı: 55.000 ft
İtki: 2x 29.000lb (GE F110)
Güç Limitleri : +9g/-3,5g
Dahilî Silah Yuvası
Süperseyir Kabiliyeti
Düşük Radar İzi
Çoklu Görev Profili
Hava-Hava Kabiliyeti
Hava-Kara Kabiliyet ”KIZILELMA, ANKA-3, KAAN”… Süre verildi: Dışa bağımlılığımız tamamen bitecek’ Açıklamasının tamamı şöyle; Savunma Sanayii Başkan Yardımcı Gökhan Uçar, ‘Halihazırda insansız hava uçaklarımızın motorlarını geliştiriyoruz. F-16’nın yaptığı hemen hemen bütün görevleri yapacak olan KIZILELMA ve ANKA-3’ün motorlarını yerleştiriyoruz. KAAN’nın motorunu yerleştiriyoruz, ALTAY tankımızın motorunu yerleştiriyoruz. Önümüzdeki 5-10 yıl içerisinde bunlar tamamen yerlileşecek ve dışarı bağımlılığımız tamamen ortadan kalkacak’ dedi.
Türkiye savunma sanayiinin milli ve yerli yapısı ile güçlenmesine katkı sunmak amacıyla SAHA İstanbul’un da desteğiyle düzenlenen Savunma Sanayii Buluşmalarının 6’ıncısı gerçekleştirildi. “5-10 YIL İÇERİSİNDE DIŞA BAĞIMLILIĞIMIZ TAMAMEN ORTADAN KALKACAK” Programda konuşan Savunma Sanayii Başkan Yardımcı Gökhan Uçar, “Bizim süreci size şöyle anlatabilirim, ihtiyacı olan kurum bu TSK olabilir, Emniyet olabilir, Sahil Güvenlik ve Jandarma olabilir. Bize ihtiyaçlarını bildiriyor. O anda bir ortak çalışma grubu kuruyoruz. O ekip ihtiyaçların şartname haline gelmesinde, ihalede, ihale komisyonunda her aşamada beraber çalışıyor. Son aşamada ürün teslim ediliyor. Garantisini takip ediyoruz. Bu süreci yaklaşık 1500 çalışanımız ve 5-10 bin arası devlet çalışanıyla idare ediyoruz. Şirketlerimiz ve başkanlığın desteği ile yılda 3 milyar dolar Ar-Ge’ye yatırım yapıyoruz. Geçen yıl ise sektörün cirosu 15 milyar doları buldu. İhracat ise bu yılı 6-7 milyar dolar arasında kapatacağımızı düşünüyoruz. 3 bin 500 üzerinde şirketimiz ve 100 bin üzerinde çalışanımız bu alanda hizmet ediyor. Bu zamana kadar 85’ten fazla ülkeye 250’nin üzerinde farklı kalemde ürün ihracatı yapıldı. Verdiğimiz her 100 liranın yaklaşık 50 lirası özel sektöre ödeniyor. Örnek vermek gerekirse KAAN projesinde bizim ana yüklenicimiz TUSAŞ biliyorsunuz. Burada ödenen her 100 liranın 30 lirası TUSAŞ’ta kalıyor. 100 liranın yaklaşık 30 lirasını ASELSAN’a veriyor. ASELSAN, KAAN’ın radar gibi çok gelişmiş elektronik cihazlarını üretiyor. ASELSAN bu 30 liranın 15 lirasını kendi alt yüklenicileri olan özel sektöre dağıtıyor. Geri kalanın 20 lirası TÜBİTAK’a. 20 lirası ise TAİ tarafından diğer alt yüklenicilere dağıtılıyor. Sayın Cumhurbaşkanımızın çok büyük desteği ile özgün tasarım ve yerli üretim projelerimiz hayata geçer oldu. Hava araçlarında TB2, ANKA, HÜRKUŞ ve GÖKBEY’i yaptık. Deniz araçlarında kendi fırkateynimizi yapar olduk. Kara araçlarında ise personel taşıyıcılarımızı ve nihayetinde kendi tankımızı yaptık. Yaşadığım bir örneği anlatmak isterim. 9 ay önce Güney Kore’nin Savunma Sanayii Fuarı’na katıldım. Kore de bizim rakiplerimizden. Gelecek sene biz ihracatımızı 7-8 milyar dolar seviyelerine koyduk. Umarım bu hedefi başaracağız. 10 milyar dolar ihracatın ardından 1. lig seviyesine çıkıp oranın güçlü bir üyesi olacağız. Kore’nin de güçlü bir savunma sanayisi var. Fakat ABD tarafından çok büyük destekler alıyor. Biz projemizin adını söylüyoruz, altındakiler nereden diye soruyorlar onlar da Türkiye’den. Sistemin seviyesi de yerli, onun da altında yer alan bileşenler de büyük oranda yerli. Halihazırda insansız hava uçaklarımızın motorlarını geliştiriyoruz. F-16’nın yaptığı hemen hemen bütün görevleri yapacak olan KIZILELMA ve ANKA-3’ün motorlarını yerleştiriyoruz. KAAN’nın motorunu yerleştiriyoruz, ALTAY tankımızın motorunu yerleştiriyoruz. Önümüzdeki 5-10 yıl içerisinde bunlar tamamen yerlileşecek ve dışarı bağımlılığımız tamamen ortadan kalkacak. Çünkü Azerbaycan-Ermenistan savaşında gördük ki bize çöp bile vermiyorlar. Vida bile verseler o savaşta vermez oldular. Önceliğimiz hakkaniyetli olmak. Hakkaniyetli olmayan hiçbir iş sürdürülebilir olamaz” diye konuştu.