Ödüllere doymayan kale Çanakkale Boğazı’nın seddi: Seddülbahir Kalesi
Çanakkale Boğazı’nda Rumeli kıyısında bulunan Seddülbahir Kalesi, Anadolu yakasındaki kardeşi Kumkale ile birlikte Osmanlı tarihinde bir kadın tarafından yaptırılmış yegâne savunma yapıları. Tüm inşaat masrafları IV. Mehmed’in validesi Hadice Turhan Sultan tarafından karşılanan kalelerin yapımı için hazırlıkların 1656 yılında başladığı biliniyor. Kale, İngiliz ve Fransız donanmasına ait müttefik gemilerinin 3 Kasım 1914’te Boğaz girişindeki istihkâmlara gerçekleştirdikleri 17 dakikalık bombardımanda avludaki cephaneliğin isabet alması sonucu Çanakkale’de ilk şehitlerin toprağa düştüğü yer. Bugün, geçmişin izlerini taşıyan bu kale, ziyaretçilerine Çanakkale’nin derin tarihine tanıklık etme fırsatı sunuyor.
Arkeolojik kazılar
Seddülbahir Kalesi’nde ilk arkeolojik veriler 2005-2006 yılındaki kazılarda toplandı. Çalışmalarda mermer güllelerden Fransız askerlerine ait kemiklere; Ege Adaları, Balkanlar ve Avrupa atölyeleri arasındaki etkileşimi gösteren seramik topluluklarından Osmanlı madeni paralarına kadar birçok buluntu ele geçti.
Restore edildi
Seddülbahir, çeyrek asırlık bir araştırma hikâyesinin nihai etabı olan sekiz yıllık restorasyon çalışmalarının ardından geçen yıl ziyaretçileri ile buluştu. O günden beri de aldığı ödüllerle gündemden düşmüyor. Bu nedenle de Milliyet Arkeoloji’nin bu ayki kapağı, Seddülbahir Kalesi’ne yer veriyor.
Dergide Çanakkale’den Bigalı Kalesi, Çanakkale nüfus defterlerinden bazı tespitler ve Troya’nın tarihi ile ilgili yazılara da ulaşabileceksiniz. Bunun dışında Büyük İskender’e direnen şehir Sillyon, Fatih Sultan Mehmed’in yüzlerce yıl sonra notalarla buluşan şiiri ve yapay zekânın arkeoloji alanındaki kullanımı gibi farklı konular da okurları bekliyor.
Milliyet Arkeoloji dergisi, 16 Haziran Pazar günü İstanbul, Ankara (Çankaya), İzmir ve Çanakkale’de Milliyet gazetesi ile bayilerde. Ardından da internet üzerinden satışta.