Özel ve İmamoğlu yalan söylüyor
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, A Haber canlı yayınında önemli açıklamalarda bulundu.
Bakan Tekin’in açıklamalarından satır başları:
İBB’NİN “KREŞLER KAPATILIYOR” İDDİASI
Ben Özgür Özel’e gerçekten acıyorum şu anda. Kendi siyasi partisi içerisinde ya birileri tarafından bir manipülasyon içerisinde ya okuduğunu anlamakta problem yaşıyor ya da okuyor anlıyor ama milleti yanlış bilgilendirmek için bu tür spekülatif şeylere giriyor.
Bu mevzunun aslı şu ben tane tane anlatayım. Birincisi bizim belediyelere gönderdiğimiz yazı Sayın Özgür Özel’in ifade ettiği gibi kreşlerle alakalı değildir. Kreşlerle alakalı olamaz zaten. Neden? 36 ay altında bakım işlevi yerine getiren kreşler bizim bakanlığımızın yetki ve sorumluluk alanında dışındadır.
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin A Haber’de konuştu
“KREŞLERLE ALAKALI HİÇBİR YAZIMIZ YOK”
Biz herhangi bir belediyeye kreşinizi kapatın ya da kreş açın ya da kreşinizi açarken şu kriterlere uygun olarak kreş açacaksınız gibi bir yetkimiz yok bizim. Aynı ifadeyi Sayın İmamoğlu da kullanmış. Ya bilmiyorlar cehaletlerinden söylüyorlar ya biliyorlar ama toplumu manipüle etmek için söylüyorlar. Alenen yalan söylüyorlar anlamıdır bu açıkçası. Çünkü onlar söyledikten sonra bir sürü onların trolleri sosyal medyada aynı ifadeyi kullanıyorlar. Bizim kendilerine yazdığımız yazı belediyelere yazdığımız yazı ya da biz bir yazı yazarken CHP’li belediye başka bir partili belediye bir şey yazmayız zaten. Biz mevzuatı tanımlarız. Mevzuat kapsamında bize verilen yetkileri tanımlarız ve bu yetkiye uygun olan ya da olmayanları kendileriyle paylaşırız. Dolayısıyla ilgili kreşlerle ilgili bizim hiçbir yazımız yok.
Bahsettikleri yazı anaokulları ve anasınıfları ile alakalı ve bu yazıyı biz yazdık doğrudur. Müsaade ederseniz ben size bir paragraf okuyacağım. ‘Anayasada eğitim ve öğretimin bireysel bir hak ve devlet içinde bir ödev olarak sayıldığı devletin bu ödevleri Atatürk ilke ve devrimleri doğrultusunda aklın egemenliğine dayanan çağdaş eğitim ve öğretim kurumlarını oluşturarak yerine geçireceği bu nedenle eğitim ve öğretiminin merkezi yönetimin görevleri arasında kalmasının zorunlu olduğu. Bunun da ancak merkezi planlama ve program kadar uygulamayla da gerçekleştirilebileceği. Uygulamada okul öncesi eğitimde belediyelere görev verilmesinin eğitim laikleşmesini ve tekelden yürütülmesini amaçlayan eğitim birliği ilkesiyle ulusal birlik amacıyla demokratik laik, eşitlikçi, adil, işlevsel ve bilimsel temellere dayanan eğitim anlayışıyla anayasanın Atatürk ilke ve devrimlerini temel alan ruhuyla bağdaşmadığı gerekçesiyle…’ bu okuduğum ifadeler benim yazdığım bir metin değil. Bu metin CHP’nin anayasa mahkemesine yaptığı bir başvuruda belediyelerin anaokulu ya da anasınıfı açma ile ilgili belediyelere hak veren 5393 sayılı belediye kanunun 14. Maddesinde verilen hakkı AYM’de iptal ettirmek için kendilerinin yaptığı başvurudaki ifadeler. 2005’te çıkıyor kanun çıktıktan sonra iptal davası başvurusu var.
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin A Haber’de konuştu
“‘BELEDİYELER ANAOKULU AÇAMAZ’ DEDİLER BAŞVURUYU AYM’E CHP YAPMIŞTI”
Belediyeler anaokulu açamazlar açmamalılar diyorlar. AYM de CHP’nin başvurusu doğrultusunda karar veriyor. Belediye kanunun ilgili maddesini iptal ediyor 2007’de. İptal ettiği tarihten itibaren MEB, hiçbir belediyeye anaokulu açma ruhsatı vermemiştir, veremez. Çünkü kanun bize bu yetkiyi vermemiş. Açılanlar varsa bunlar zaten kanuna aykırı bir şekilde açılmıştır. İşte bu sebepten dolayı Sayın Özgür Özel veya Ekrem İmamoğlu, bir ya kendi siyasi partilerinin geçmişlerini bilmiyorlar ne yaptıklarını bilmiyorlar 2005’te hangi gerekçeyle böyle bir iptal davası açtıklarını bilmiyorlar. Bilmeyebilirler, okumayabilirler veya okuduklarını anlamamışlar. Yahut okuduklarını anladılar ama işlerine gelmediği için millete böyle bir yalan söylemeyi kendi siyasi rantları açısından doğru buldular bunu yaptılar. Ben daha çok şimdi söyleyeceğim önermeyi önemsiyorum. Yahut CHP kendi içerisindeki siyasi iktidar kavgalarının kurbanı oldu Sayın Özel ve bu tür yanlış bilgiler kendisine verilerek kamuoyunda itibarı sarsılıyor.
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin A Haber’de konuştu
Ben alenen söylüyorum bizim yazımızda kreşlerle alakalı, kreşlerin açılmasıyla alakalı veya kapatılmasıyla alakalı herhangi bir ifade yok. biz gönderdiğimiz yazıda AYM’nin kararına atıfta bulunarak yani doğal olarak CHP’nin iptal gerekçesinde kullandığı argümanlara atıfta bulunarak diyoruz ki belediyeler anaokulu ve anasınıfı açamaz. Bu yeni bir olay da değil. Uygulanan bir süreç.
Ne yapıyoruz? Bunlar açılmışlar bize şikayet geldikçe biz denetiyoruz. Bize şikayet geldikçe gidiyoruz diyoruz ki yasal olarak böyle bir hakkınız yok böyle bir hakkınız olmadığı için bu okulun kapatılması lazım diyoruz kapatıyoruz. Şimdi de bize gelen şikayetler üzerine, bu her yıl rutin olarak müfettişlerimiz giderler bu tür şikayetlere konu olan okulları kapatırlar, şimdi de aynı şeyi yapıyoruz.
Kaldı ki CHP, ilgili iptal davası için kullandığı gerekçelerden bir tanesinde de diyor ki belediyeler bu tür okulları yapabilirler ama bu okulları MEB’e devretsinler. Buyurun çok istiyorlarsa okulları bize devretsinler, okullar bizim olsun biz oralarda eğitim ve öğretim vermeye devam edelim. Problemimiz yok. Bunu böyle sunmak biz hukuka uygun davrandığımız için bu şekilde eleştirmek bir siyasi partiye yakışmıyor. Çok üzüntü verici ve yanlış bir ifade. Kamuoyunu da yanlış bilgilendiriyor.
“MEB KİMSEYİ MAĞDUR ETMEZ”
Onlar okulları bize versinler biz atadığımız öğretmenlerle devam edelim. Biz MEB olarak kimseyi mağdur etmeyiz. Okulları bize devrettiklerinde biz gereğini yaparız. O okullarda eğitim alan çocuklarımız velilerimiz hiçbir şekilde mağduriyet yaşamadan sorunlarını biz çözeriz.
Herhalde onlar hukuk devletinin ne olduğunu bilmiyorlar. Hukuka aykırı bir iş yapıyor alenen. Anaokulu ise eğer bunların eğitim öğretim faaliyetlerine devam etmesi mümkün değil hukuk bunu diyor. Kendi perspektiflerine göre yorumluyorlar işlerine geleni hukuki işlerine gelmeyeni gayri hukuki olarak tanımlamakta çok mahirler. Sayın İmamoğlu’nun açıklaması da bence öyle. Hukuka aykırı bir şeyse kapatılması gerekir.
ÖĞRETMEN ATAMALARI
Biz kaç öğretmen atayacağımıza bu işin şovunu yapan kişilerin kamuoyunda dillendirdiği rakamlar üzerinden yapmıyoruz. Kaç öğretmen ataması yapacağımız, hangi branşlarda hangi illerde yapacağımız prosedürlerimize tabii. Bu dengeyi gözetirken bizim ihtiyaçlarımız kadar kamu bütçesinin bu anlamda ayırabileceği kaynak da önemli. Biz bu konuları Cumhurbaşkanlığı Strateji Başkanlığı, Hazine ve Maliye Bakanlığı ile ortak olarak yürütüyoruz. Bu yıl da aynı şekilde bütçe kanunu çerçevesinde atamamızı yapacağız.
EN ÇOK HANGİ İLE ATAMA OLDU? HANGİ BRANŞLARDA?
Son atamada en çok öğretmen ataması yaptığımız iki il Şanlıurfa ve Şırnak. Branş bazında sınıf öğretmenine çok ihtiyacımız oldu. Özel eğitim öğretmenliği. PDR dediğimiz psikolojik danışmanlık ve rehberlik öğretmenliği kısımları bizim için ilk sıralarda yer alan öğretmenlik branşlarıydı.
2003 yılından itibaren son yaptığımız 20 bin atamayla birlikte 820 bin öğretmen ataması yapılmış durumda.
Şu an sistemde çalışan 1 milyon 100 bin civarında öğretmenimizin yaklaşık yüzde 80’i AK Parti hükümetleri döneminde atanmış. Bu çok önemli bir gösterge.