Rallici annenin co-pilot kızı! Ne kanser ne de hayat: Onları hiçbir şey yenemedi…
Anneler Günü sebebiyle Çiğdem Tümerkan ve kızı Zeynep ile buluşuyorum. Türkiye’de motor sporları dünyasının yakından tanıdığı ve Türkiye ‘de bir ilk olarak anne-kız ralli yapıyor Tümerkanlar… 2023 Tosfed Ralli Kupası Kadın Pilot ve Copilotlarda birincilikleri, Kategori 1 de ise Türkiye ikincilikleri var. Çiğdem Hanım endüstri mühendisi olarak uzun yıllar şirketlerde üst düzey yöneticilik yapmış. Kızı Zeynep ise İtalya’daki eğitimine Sualtı Hokey Milli Takımı’na girebilmek ve ralliye katılabilmek için üç aylığına Türkiye’ye gelmiş. Çiğdem Hanım son 10 yıl içinde iki kez kanser olmuş, üst üste ameliyatlar olurken bu süreçte hayatı ve geçmişi hakkında çok düşünmüş, fakat “Bunlar benim başıma niye geldi?” diye hiç düşünmemiş… İyi ki Rabbim bana bu sıkıntıları verdi, iyi ki bu acıları ve sıkıntıları çektim. Yoksa ben şu anki ben olamazdım ve evlatlarımı böyle güçlü yetiştiremezdim” demiş kendine.
Çiğdem Hanım kanserle uğraşırken kendisine bir liste yapmış. Üç çocuklu anne olarak bir alışveriş listesi değil, “Ölmeden önce bunları yapmalıyım” listesi. Önce Norveç’e Kuzey Işıklarını görmeye gitmiş. Ardından Hint Okyanusunda dalış yapmak istemiş ve 44 yaşından sonra ralli yapmaya başlamış, co-pilot olarak da kızını seçmiş. Çiğdem ve Zeynep Tümerkan ile söyleşimizi okurken farklı bir anne-kız ilişkisine şahit olup, başınıza ne gelirse gelsin hayattan vazgeçmemenin önemine şahit olacaksınız.
– Bugün Anneler Günü. Sizinle başlayalım. Bize kızınız Zeynep’i anlatır mısınız?
– Çiğdem Tümerkan: Ben Zeynep’i yaşadıklarım sebebiyle özel yetiştirdim. Biraz erken yaşta olgunlaştı. Daha doğrusu öyle olmak zorunda kaldı. Ben iki kez kansere yakalandım. 2014 yılında baktım her an ölebilirim. Babaları yeteri kadar güçlü değil. Ben de Zeynep’i kendim gibi büyütmeye karar verdim. Ben gidersem iki kardeşinden o sorumlu olacaktı. Çok uğraştım onunla. Bana öfke doluydu. Yaşından dolayı ona her an ölebileceğimi nasıl anlatabilirdim ki! Marketten alışveriş yapmaktan tutun, yemek yapmayı, kardeşlerine bakmaya kadar her şeyi öğrettim. Sonra 13 yaşında bir gün bana isyan etti. “Yeter artık” diye… Ona “Kızım vaktim yok, ben her an gidebilirim” diye yaşadığım sağlık sorununu anlattım. İlk defa sağlık sorunlarımın ciddiyetini öğrendiği an benden özür diledi; hayata karşı el ele, tek vücut olarak mücadele etmeye başladık. Çocuğum gibi değil sağ kolum yoldaşım gibi oldu Zeynebim.- 13 yaşında bir Zeynep olarak o zaman neler hissetin?
– Zeynep Tümerkan: Benim o zaman anoreksi hastalığım vardı. Yemek yiyemiyorum, daha 12-13 yaşındayım ve 40 kiloya düşmüşüm. İki kardeşim var. Bana temizlik yapmayı, alışverişi falan öğretiyor annem. “Ben daha çocuğum anne, bana niye bunları öğretiyorsun!. Senden nefret ediyorum” dediğimi bile hatırlıyorum. Öyle bir hale geldim ki bu yaşımda bile hala ben de yaşıtlarım gibi davranamıyorum, boş boş muhabbet edebilmeyi zamanımı boşa geçirmeyi çok isterdim. Ama yapamıyorum işte. Çünkü ben farklı büyütüldüm. Kitap okuyorum, spor yapıyorum, evde takılıyorum, erkek arkadaşımla zaman geçiriyorum. Zamanımı verimli geçirmeye çalışıyorum ve maalesef yaşıtlarım gibi hissetmiyorum kendimi.