Sinan Ateş cinayetini böyle karartmaya çalışıyorlar! Batıcı ve laikçi kesimden büyük alçaklık
Tamer Korkmaz, Sinan Ateş cinayetinin arka planını ve siyasi sonuçlarını irdeledi. Korkmaz, bu cinayetin ülkücü hareketi hedef alan bir komplo olduğunu belirtti. Cinayetin, Cumhur İttifakı’nı zayıflatmak amacıyla gerçekleştirildiğini vurgulayan Korkmaz ayrıca, Batıcı ve laikçi kesimlerin adalet maskesi altında cinayetin arka planını karartmaya çalıştığını ifade etti. Korkmaz, Yeni Şafak’taki köşe yazısında özetle şunları kaydetti: “(…) Sinan Ateş Cinayeti, siyasal sonuçlar doğurması amacıyla gerçekleştirilen Ters Manyel karakterinde “kontra” bir suikast! Batıcı ve Laikçi Cephe’nin lokomotifi olduğu belli çevrelerce “Ülkü Ocakları ve MHP’nin üzerine yıkılmak” isteniyor. Buradan hareketle Cumhur ittifakının dağıtılması hedefleniyor.
ÖNE ÇIKAN VİDEO *** On yıllar boyunca: Ülkücüleri itham eden hatta lanetleyen, MHP’yi faşistlikle suçlayanlar… 30 Aralık 2022’de suikasta kurban giden eski Ülkü Ocakları Başkanı Sinan Ateş ile ailesinin… Güya “hakkını arıyorlar!” Şimdilerde “Sekizde Sekiz Sahte” bir “Ülkücü Sevdası” kuşanmış vaziyetteler! *** Oysa… Bu Batıcı cephedekilerin “arka planın ortaya çıkması” diye bir dertleri yok. Gerçeğe ulaşmak, umurlarında değil! *** Mesela, Batıcı- Laikçi “Cumhuriyet” yazarı Mr. Emre Congar… “Sinan Ateş’in eşi Ayşe Ateş’in Adalet Mücadelesi’ne desteğimi sürdüreceğim, elbette” diye yazarken… Güya, bu mevzuda “ne kadar duyarlı olduğunu” gösteriyor! *** Gerçekte, nedir? “Adalet” maskesiyle yapılan, Sinan Ateş Cinayetinin Arka Planını Karartma Kampanyası’nın bir köşe kadısıdır! ÇÜRÜTÜCÜ İLKE Batıcı-Laikçi cephedekiler; dünden bugüne, İngiliz Tabloid medyasının şu çürütücü prensibini kendilerine düstur edindiler: “Gerçeğin, iyi bir öyküyü bozmasına izin verme!” *** -Buradaki “iyi” bir öykü, nedir? Ulvi Alacakaptan’ın tabiriyle… “-Ağızlara Laik” bir hikâyedir! *** Gladyo’nun cinayetlerini, “Dinciler yaptı!” diyerek hasıraltı etmek, böylesi bir derin karartmadır, örneğin… KONFORLU YALANLAR Laikçi Mister Congar, 24 Ocak 2024 tarihli Cumhuriyet’te şöyle yazıyordu: “Sevgili okurlarım, bugün Uğur Mumcu’nun dinci faşistler tarafından alçakça katledilmesinin yıldönümü…” *** 24 Ocak 1993’ten beri tekrarlanan kuyruklu yalanı halen daha konforlu bir şekilde seslendiriyor, Emre Congar… Çünkü: “Ağızlara laik” bir öyküdür, işbu “Dinci faşistler öldürdü!” repliği, zırvası, iftirası… Kıssadan Hisse: Congar, benzer bir madrabazlığı, şimdilerde Ateş Cinayeti için sergiliyor! (…)”