Dünya değişiyor hatta tersine dönüyor. Bunun en büyük kanıtı da Gazze’de 8 aydır barbar katliamlarını sürdüren İsrail ile en büyük destekçisi ABD’ye yönelik artan küresel kuşatma.
BM başta olmak üzere Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) ve Uluslararası Adalet Divanı’nda (UAD) İsrail’in soykırımlarına karşı alınan kararlar, Siyonist ezberleri bozuyor.
Eğer ABD’nin hükmettiği eski tek kutuplu dünya olsaydı buna benzer adımların atılması mümkün ol(a)mazdı. Yavaş da olsa küresel vicdanın isyanı ile hak ve adalet arayışı karşılık buluyor.
Giderek yalnızlaşan İsrail ve soykırımcı destekçileri artık eskisi gibi at oynatamıyor.
Bunu daha yeni yeni anlamaya başladılar. Bu yüzden kapıldıkları korku daha da histerikleşiyor.
Öyle ki bazı Batılı ülkeler dahi İsrail’in yakasına yapışıyor. Filistinlileşen dünya Gazze’de hunharca katledilen masum bebek, çocuk ve kadınların hesabını İsrail’den sormaya bu kez kararlı görünüyor. En büyük destekçileri bile artık İsrail ile aralarına mesafe koymaya başladı.
Zira dünya artık “İstediğimiz soykırımı yaparız, bizi kimse yargılayamaz” dedikleri dünya değil. Ne yapsalar da Filistin’i tanıyan ülkelerin önünü kesemiyorlar.
Batı’da ve dünyanın dört bir yanında sokak ve kampüsleri protestolarıyla inleten milyonların sesini kısamıyorlar.
***
Bu küresel bilinç ve hesap sorma kararlılığı soykırımcıları şoke ediyor. 10 Mayıs’ta BM’deki oylamada Filistin’in üyeliğinin ezici çoğunlukla kabul edilmesi, UCM ve UAD’de alınan İsrail karşıtı kararlar ile İspanya, İrlanda ve Norveç’in başını çektiği Avrupa’da Filistin’in devlet olarak tanınması rüzgârı, soykırımcı Siyonistleri çıldırtıyor.
Jerusalem Post’tan David Brinn, BM’deki oylamayı “İsrail’in ölümü için bir dakikalık saygı duruşu” diye yorumlamış. Çünkü Siyonist havsala, Batılı ülkelerin Filistin’i tanımasını hazmedemiyor.
UCM’nin Yahya Sinvar ve İsmail Haniye ile Binyamin Netanyahu ve Savunma Bakanı Yoav Gallant’ı eşit siyasi aktörler görüp hepsi hakkında aynı anda tutuklama emri talep etmesi, Siyonistleri deliye döndürüyor. Çünkü onlara göre Filistinliler ‘hayvan insanlar…’
Yargılanmadan yok edilmesi gereken zararlı böcekler.
Kendileri ise ‘seçilmiş millet…’ Her tür hukukun üstündeler ve dokunulmazlar. Nasıl olur da bir mahkeme onları yargılama cüreti gösterir? Filistinli liderleri, İsrail’in siyasileriyle aynı ahlaki düzleme yerleştirir? Nasıl olur da ‘terör örgütü’ Hamas ve İsrail’i aynı kefeye koyarlar?
Oysa bu uluslararası mahkemeler şimdiye kadar onların hizmetindeki birer emperyal aygıttı.
Ancak dünya dönüşüyor, güvendikleri bütün dağlara artık kar yağıyor.
Hâsılı kelam, soykırımcılar için yolun sonu göründü. Bu saatten sonra önlerinde sadece iki tercih var. ‘Siyonist İsrail’ ya tıpkı doğal seleksiyona uğrayan canlılar gibi şu anki küresel jeopolitik değişime ayak uyduracak ya da yok olup gidecek. Üçüncü bir seçenek yok, artık muhal.
