Son dakika | 2024 Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi TBMM’de kabul edildi
Bütçe açığının olumlu bir çerçevede seyrettiğinin altını çizen Yılmaz, şunları kaydetti:
“Bazı arkadaşlarımız ‘niye yüzde 100 tutmadı?’ diye programları, planları eleştiriyorlar. Dünyanın hiçbir yerinde küsuratına kadar noktalı virgüllü bir şey tutmaz. Bir tahmin yapıyorsunuz sonuçta. Önemli olan mertebedir. Mertebeye yakın, biraz üstünde, biraz altında bir gerçekleşme sağlıyorsanız bu tahminleriniz sağlıklı demektir. Biz de bu yönde gidiyoruz. Bütçe açığında olumlu yönde sürprizimiz var. Bu yıl için düşündüğümüz açık, öngördüğümüzden daha düşük gerçekleşecek gibi görünüyor. Büyüme ve gelir performansımız tahminlerimizden daha iyi gidiyor. 6,4 olarak tahmin ettiğimiz bütçe açığının, 5,5’ler seviyesinde gerçekleşme ihtimali var. Bu ay bütün kamunun ödemelerini de yapmaya çalışıyoruz. Kimin kamudan alacağı varsa; sağlıkta, ulaştırmada, DSİ, eğitim projelerinde bütün kamudaki alacakları ödemek kaydıyla bunu başarıyoruz. Mayıs sonrası yakaladığımız siyasi istikrar ortamı ve izlediğimiz politikalarla bütçemizde de depreme, EYT gibi politika tedbirlerine rağmen gayet iyi bir performans gösteriyoruz. Deprem etkilerini çıkardığınızda yüzde 3’ün altında, Maastricht kriterlerinin altında bir bütçe açığıyla karşı karşıyayız. Dünyanın, bölgemizin bu şartlarında Avrupa Birliği ortalamalarından da birçok ülkenin durumundan da daha iyi.”
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, yatırım ve ihracatı desteklemek için finansman maliyetinin düşürülmesinin, ekonominin dezenflasyonist ve büyüyebilen bir patikada olmasını sağlayacağını belirtti. Yılmaz, “Amacımız ihracat ve yatırım ağırlıklı, üretim, istihdam getiren bir büyümeyle dezenflasyonist süreci eş zamanlı bir şekilde yönetmektedir.” dedi.
YOLSUZLUKLA MÜCADELE
Bazı milletvekillerinin yolsuzluk endeksleri üzerinden eleştirilerde bulunduğunu anımsatan Yılmaz, şunları söyledi:
“Yolsuzluk her ülkede var, elbette mücadele edilmeli, elbette hassasiyet gösterilmeli. Hassasiyetinize teşekkür ediyoruz ama o algısal çalışmaları yapan kurumları da bir inceleyin lütfen. Hangi güç odaklarıyla bağlantılı olduklarını, uluslararası güç sistemi içerisinde nereye oturduklarını da iyi incelemenizi tavsiye ederim. Birtakım algılar üzerinden ülkeleri sıralayan bu kuruluşların ne kadar objektif, bilimsel çalıştığını siz de bir inceleyin.
Yolsuzluğun diz boyu olduğu, muhalefetin anlatmaya çalıştığı gibi her taraftan yolsuzluğun, usulsüzlüğün olduğu bir ülke alt orta gelir grubundan üst orta gelir grubuna geçemez. Böyle bir ülkede on binlerce kilometre yol yapılmaz, her ile üniversite kurulmaz, sağlıkta büyük dönüşümler, reformlar olmaz, kırsal alan bu kadar hizmet görmez. Bu gerçekleri vatandaşımız görüyor. Kaynaklar çarçur edilmiş olsa, her taraftan yolsuzluk, usulsüzlük olsa Türkiye şu anda herhalde bu milli gelire, bu kişi başına gelire, bu hizmet düzeyine sahip olmazdı. Yolsuzlukla mücadele edelim ama yaşanan gelişmeyi, sağlanan büyük refah artışını da takdir edelim.”