Son Dakika: Hakim ve Savcı Kura Töreni… Erdoğan: Türk Yargısına Kimse Ayar Veremez – Sondakika Haberler
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarından satır başları şu şekilde;Aziz milletim, yasama ve yargı organlarımızın saygıdeğer temsilcileri, sizleri en kalbi duygularımla saygıyla muhabbetle selamlıyorum. Adli Yargı Hakim ve Cumhuriyet Savcıları ile İdari Yargı Hakimleri adaylarımızın kura töreni vesilesiyle sizlerle birlikte olmaktan memnuniyet duyuyorum. Milletin evine hepiniz hoş geldiniz. 1075 hakim ve savcı adayını tebrik ediyorum. Kura töreniyle hakim ve cumhuriyet savcılarımızın sayısı 25 bin 695’e çıkmış oluyor.Adalet haklıyla haksızı ayırmak, ölçü ve nizama kayıtsız şartsız hizmet etmektir.Birileri bunlara dudak bükerek küçümseyerek bakabilir, ama bu asırlar boyu süzülüp bizlere ulaşan muazzam bir birikimden bahsettiğimiz gerçeğini değiştirmez. Elleri ile gözlerini kapatan sadece kendini karanlığa mahkum eder.Yusuf Has Hacib’in şu beyitlerinden dinleyelim, ‘3 ayak üzerinde olan hiçbir şey bir tarafa meyletmez, her üçü düz durdukça taht sallanmaz. Eğer üç ayaktan biri yana yatarsa diğer ikisi de kayar ve üzerinde oturan yuvarlanır. Ey becerikli insan elindeki bu bıçak kesen bir alettir, ben işleri bıçak gibi keser atarım. Hak arayan kişinin işini uzatmam.Şekere gelince, o zulme uğrayarak, benim kapıma gelen ve adaleti bende bulan insan içindir. O insan benden şeker gibi tatlı-tatlı ayrılır; sevinir ve yüzü güler.Zehir gibi acı olan bu hint otunu ise zorbalar ve doğruluktan kaçanlar içer, benim bu kanunum hangi memlekete erişse, o memleket baştan başa taşlık ve kayalık dahi olsa düzene girer.’Çağları aşan bu sözlerde tebellür eden bu hak ve adalet kavramları bizim için vazgeçilmezdir.
Şunu bir kez daha söylemek arzusundayım, bir dönem tek parti faşizminin 27 Mayıs’tan itibaren darbeci zihniyetin etkisinde kalan yargı eski Türkiye’nin yargısıdır. Huzuruna gelen vatandaşa tepeden bakan, adalet yerine çözümsüzlük dağıtan yargı, eski Türkiye’nin yargısıdır. 28 Şubat’ta olduğu gibi darbecilere alkış tutan, ideolojik kamplara ayrılmış yargı eski Türkiye’nin yargısıdır. Biz de bu yargı anlayışı ile defalarca yüzleştik, okuduğumuz bir şiirden ötürü hapse atılmamızdan partimizin kapatılmasına kadar pek çok kez bu zihniyetinde gadrine uğradık. Bu anlayış artık eskide kalmıştır, o günlere geri dönüş Allah’ın izniyle olmayacaktır.Bugün yargı süreçlerine müdahale etmeye çalışan malum yerler, eski imtiyazlarını korumaya çalışmaktadır. Hukukun dışında istedikleri gibi gazetecilik yapmak, at oynatmak istiyorlar. İnsanların kişisel haklarını gasp etmekten, malına mülküne onuruna el uzatmaktan çekinmiyorlar. Hukukun üstünlüğü ilkesinin kendilerini bağlamadığını düşünüyorlar.Yargının kapsama alanı dışında olmadıkları gerçeği ile günden güne daha fazla yüzleşiyorlar, bunu kabul etmek zorunda kalıyorlar, ‘kimse bana dokunamaz’ hoyratlığı hakikatin duvarına sonunda çarpacaktır. Türkiye’de kimse ‘Lâ Yüs-el değildir, kimse kendini hukukun üstünde erişim alanı dışında göremez. Hukuk başka bir şey kanun başka bir şey. Biz hukuku kanunun üstünde gören bir milletiz.Farklı vesilelerle ifade ettim, nezaket kuralları içinde kalmak şartı ile yargının kararlarını tenkit edebilirsiniz, her kararı kayıtsız şartsız kabul etmek zorunda değilsiniz, itirazlarınızı yine kanuni yollardan yapar eleştirilerinizi dile getirirsiniz. Geçmişte biz de bazı kararları eleştirdik, doğru bulmadıklarımızı kamuoyu ile açıkça paylaştık, ama mücadelemizi hukuk zemininde verdik. Yargıya parmak sallama yoluna asla girmedik. Bugün de aynı tavrımızı muhafaza ediyoruz.Türk yargısı sadece ve sadece Türk milleti adına karar verir. Türk milleti için karar verenlere kimse ayar veremez. Geçtiğimiz hafta 4. yargı reformu paketimizi tanıttık. Kurumsal yapının güçlendirilmesi, süreçlerin yeniden yapılandırılması, ceza adaleti sisteminin etkinliğinin artırılması, adalete erişimin kolaylaştırılması hususunda yeni yol haritamızı belirledik. Her konuda olduğu gibi adalet dairesinin pürüzsüz işleyişinde de aslolan insandır. Türk milleti adına karar verirken, birikimi yanında temiz bir vicdandır. Bu konuda yaşanan ihmallerin bedelini geçmişte ödemiş bir ülkeyiz. 17-25 Aralık başta olmak üzere birçok kez gördük. Yargıya çıkarlarına alet edenler hem adaleti araçsallaştırırlar hem de kendi varlıklarına yabancılaştırırlar. İnanıyorum ki her biriniz zorluklar karşısında yılmadan görevinizi yapacaksınız. Vicdanları teskin edeceğinize, her dosyanın aynı zamanda bir insan olduğunu unutmayacağınıza yürekten inanıyorum. Görev yerleri birazdan belli olacak hakim ve savcılarımıza muvaffakiyetler diliyorum.