Türkiye’nin uzay serüvenini anlatan ‘Ufkun Ötesinde’ belgeselinin galası yapıldı
Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, TÜBİTAK ve Türkiye Uzay Ajansı (TUA) tarafından koordine edilen “Ufkun Ötesinde” belgeselinin galası İstanbul Atatürk Kültür Merkezi’nde yapıldı. Kacır, burada yaptığı konuşmada, 1 yıl önce bu saatlerde, ilk Türk astronot Alper Gezeravcı’nın çıkacağı uzay yolculuğu için geri sayım yaptıklarını hatırlattı.Fırlatma için planlanan günün birkaç kez ertelenmesi dolayısıyla heyecanlarının daha da yükseldiğini aktaran Kacır, şöyle konuştu:”Aslında sadece o günlere ait bir bekleyiş değildi bizimkisi. İnsanoğlunun ilk uzay yolculuğundan, yani Nisan 1961’den bu yana, ay yıldızlı bayrağımızı ait olduğu yere, uzaya taşıyacak bir astronotumuz olmasını arzu ediyorduk. Bu gururu hep birlikte yaşamak istiyorduk. Millet olmak, acıda ve kederde olduğu gibi, sevinçte, heyecanda ve gururda da bir ve beraber olmaktır. Farklılıklarımızı bir kenara bırakıp, ayrışmalarımızı unutup, aynı anda aynı coşkuyu hep birlikte yaşayabilmektir. Naim Süleymanoğlu ağırlığının 3 katını kaldırdığında, dünyayı tutup kaldırmışcasına birlikte sevindik. Millilerimizin attığı her golden sonra, birlikte keyiflendik. Ülkemizi temsil eden sanatçılarımız ödül aldıklarında sanki hep birlikte çıktık sahneye. Sporda, sanatta yaşadığımız ortak sevinçler unutulmazdı bizler için elbette ama istiyorduk ki daha fazlası olsun. İşte son yıllarda, daha fazlası oldu.” “ARTIK GERİ DÖNÜLMEZ, YEPYENİ BİR YOLCULUKTAYIZ” Kacır, Türk Milleti’nin ortak gurur sahnelerini gökyüzüne taşıdıklarının altını çizerek, Türk gençlerinin alın teri ve akıl teri eserlerinin, çelik kanatlarıyla göklerde süzülmeye başladığını söyledi.Demirden dağları eriten kahramanlık destanları çağrıştıran BAYRAKTAR, ANKA, AKINCI, HÜRKUŞ, HÜRJET, ATAK, GÖKBEY, KIZILELMA ve KAAN isimlerinin hafızalara kazındığını ifade eden Kacır, sözlerine şöyle devam etti:”RASAT, GÖKTÜRK, İMECE, TÜRKSAT uyduları başarılarımızın sınırlarını gökyüzünün ötesine taşıdı. Artık geri dönülmez, yepyeni bir yolculuktayız. Dünyayı yarınlara taşıyan bilim ve teknoloji yarışında bir özgüven devrimi yaşıyoruz. Dünya bizi, bizim başarılarımızı konuşuyor. Biz bundan gerçekten çok mutlu oluyoruz. Başaralım istiyoruz. Daha büyük işler yapalım. Başkaları neyi yaptıysa, en az onlar kadarını, hatta daha fazlasını biz de yapalım. Kabımıza sığmıyoruz. Sadece kendimiz için değil. Dünyada iyilik ve merhamet bekleyen herkes adına çünkü burası iyi insanların ülkesi. Biz başardıkça, hissediyoruz ki, sevinen sadece biz değiliz. İnsanlık nöbetini tutan herkesin kalbi bizimle atıyor.” “BU YARIŞTA BİZ DE VARIZ ARTIK” Kacır, Alper Gezeravcı’nın gerçekleştirdiği insanlı ilk uzay bilim misyonunun, bu hikayede yepyeni bir sayfa açtığını vurgulayarak, Türk Milleti’nin, 7’den 70’e belki ilk kez bir bilimsel çalışmayı baştan sona büyük bir dikkatle takip ettiğini dile getirdi.O günlerde evlerde, okullarda, iş yerlerinde uzay bilim misyonunun konuşulduğuna işaret eden Kacır, şunları kaydetti:”Fırlatma roketinin büyüklüğü, mikro yer çekimi ortamının koşulları sohbetlerimize konu oldu. Alper Gezeravcı, ufkun ötesine Türk Milleti’nin geleceğini, Türk gençlerinin hayallerini ve Türk çocuklarının umutlarını da taşıdı. Bilim insanlarımızın araştırmalarının sınırları da böylece gökyüzünü aştı. Bu yarışta biz de varız artık. Daha fazlasını yapmak için heyecanlıyız. Biliyoruz ki, bu misyonu takip eden, bu belgeseli izleyen Türk çocuklarının arasından çok daha fazlasını yapacak olanlar çıkacak. Türkiye uzay yarışında daha güçlü var olacak. Ay programımızı gerçekleştirecek, aya erişebilen ülkelerden biri olacağız. İnsanlı uzay programları için teknoloji geliştireceğiz. Kendi roketlerimizle fırlatmalar yaptığımız günler gelecek. O zaman biz, geriye dönüp baktığımızda her şeyin nasıl başladığını, nasıl yükseldiğini ve bu akşamki birlikteliğimizi tebessümle hatırlayacağız.”Kacır, belgeselin yönetmeni Burcu Camcıoğlu ve ekibine, cesaretleri ve azimleriyle Türk çocuklarına ilham kaynağı olan ilk astronotlar Alper Gezeravcı ve Tuva Cihangir Atasever’e ve onları yetiştiren ailelerine, araştırmalarını uzaya taşıyan bilim insanlarına, Türkiye’nin insanlı ilk uzay bilim misyonunun ve belgeselin hayata geçmesine katkı sunanlara, Türk Milleti’nin özgüven devrimine güçlü iradesiyle liderlik eden, Milli Teknoloji Hamlesi yolunda tüm engelleri kaldıran Milli Uzay Programı vizyonuyla hedefleri, sınırları ufkun ötesine taşıyan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a ve bu heyecanın her anında yanlarında olan, desteğini ve duasını esirgemeyen Türk Milleti’ne teşekkür etti. “TÜRKİYE TEKNOLOJİ GELİŞTİRİCİSİ PAYDAŞ ÜLKELERİNDEN BİRİ OLACAK” Öte yandan, Bakan Kacır, gala öncesi yaptığı basın açıklamasında, uzayda 13 bilimsel deneyin bu misyon kapsamında icra edilerek, Türk bilim dünyası için yeni bir sayfa açıldığını söyledi.Kacır, artık Türk gençlerinin ve çocuklarının hiçbir hayali kurmaktan vazgeçmeyecekleri bir dönemin başladığını ve TEKNOFEST kuşaklarının daha nice büyük işler başaracaklarını dile getirdi.Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın önderliğinde hem insanlı uzay misyonu hem de bundan sonra atacakları adımların güçlü şekilde gerçekleşmesi için canla başla gayret etmeye devam edeceklerini belirten Kacır, TUA ve Axiom Space firmasının yeni bir işbirliği yaptığını aktardı.Kacır, şunları kaydetti:”Türkiye artık insanlı uzay araştırmalarında uluslararası uzay istasyonlarının teknoloji geliştiricisi paydaş ülkelerinden biri olacak. Türkiye artık uzay istasyonlarının bu istasyonların araştırma modüllerinin kurulumunda geliştirdiği teknoloji sistemleriyle katkı sunan bir ülke olacak. Bizler nasıl havacılıkta dünya lideri işler yapan bir ülke olabilmişsek inşallah bu vesileyle uydu teknolojilerinde kazandığımız yetenekleri çok daha ileri düzeylere taşıyarak, uzay sistemlerinde de dünyada lider işler yapacağız. Gençlerimizin ve çocuklarımızın gözlerindeki parıltı bizim en büyük kuvvet kaynağımız.”Alper Gezeravcı da Cumhuriyetin 100. yılında ilk defa adım attıkları uzayda, gençlerin uzayın derinliklerine taşınmasına vesile olan bir görevi icra ettiklerini söyledi.Türkiye’nin uzayda işbirlikleriyle mevcut kapasitesini çok daha üst noktalara taşıyacağını ve bunun devamını getireceğini vurgulayan Gezeravcı, bu noktaya erişmelerine imkan tanıyan Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ve Türk Milleti’ne teşekkür etti.Burcu Camcıoğlu da bunun çok uzun bir yolun hikayesi olduğunu ve yaklaşık 2,5 yıldır astronotların her anlarını kayıt altına aldıklarını belirterek, “Umarım çok beğenirsiniz. İnanılmaz gurur verici bir misyona tanık olmak, onu anlatabilmek ve Türkiye’nin geleceğine arşivine böyle bir iş bırakabilmek çok gurur verici.” değerlendirmesini yaptı.İLGİNİZİ ÇEKEBİLİRİsrail ateşkesten kaçmaya çalışıyor! Netanyahu’dan yeni şartHaberi Görüntüle