Türkiye’ye şok eden “İran” uyarısı! Resmen kanınız donacak

0

TARİHİ YAPAN DİNAMİK JEO-EKONOMİ DEĞİL, TEO-POLİTİK Daha açık bir ifadeyle söylemek gerekirse, yapılmak istenen şey, Ehl-i Sünnet’in bin yıldır hem kurucu hem koruyucu aktörü olan Türkiye’nin yeniden tarih-yapıcı bir medeniyet yolculuğuna çıkmasının önünü tıkamak, İran’ı her bakımdan güçlendirerek (nükleer güç yaparak, bütün Ortadoğu’ya yerleştirerek, Türkiye’yi içeriden ve dışarıdan etki ajanlarıyla, paralı uşaklarıyla kuşatarak) İslâm dünyasının en güçlü temsilcisi konumuna çıkarmak, böylelikle Şia’nın tarihte olmadığı kadar hızla yayılmasının önünü sonuna kadar açmak her alanda ve her bakımdan… Bütün bunların hızla ve kolayca mümkün olabiliyor olmasının tek güçlü sebebi ve kaynağı var: Şia’nın devleti var ama Sünnîlerin devleti yok. Sünnî toplumların devletleri ya Batılıların kölesi ya da Türkiye gibi laiklikle içeriden durdurulan böylelikle tarihî yörüngesinden çıkarılan ve tarihten uzaklaştırılan uydu devletler! Uluslararası ilişkiler teorisi ile uğraşan Türkiye’nin beyni sulanmış uzmanları, Kissenger’ların veya Brzezinski’lerin Türkiye şubesinin gönüllü acentaları bize yakın tarihin itici gücünün jeo-ekonomik dinamik olduğu “kazığını” attılar! Halbuki jeo-ekonomik dinamik, sebep değil sonuçtur. Nietzsche ne kadar büyük düşünürmüş şimdi daha iyi anlıyor olmalısınız, sanırım. Ne demişti büyük düşünür: Modernler, sebeplerle sonuçları birbirine karıştırırlar ve sonuçları sebep olarak konumlandırırlar; böylelikle hiçbir hâdiseyi derinlemesine, bütün boyutlarıyla okuyamazlar. Bizim akademisyenlerimiz modernlerin karikatürü sadece. Emperyalistlerin İslâm dünyasının modern dönemde tarihi yapmalarını sağlayan itici dinamik, jeo-ekonomi değil teo-politik’tir. Önce akîdevî haritaları tarumar ettiler, sonra siyasî ve coğrafî haritaları silbaştan çizmek -hem de cetvelle yapmak bunu- çok kolaylaşmış oldu! İsrail’den sonra İslâm dünyasının başına ikinci belâ, çıbanbaşı olarak İran’ı yerleştiriyor, İran’ın önünü alabildiğine açıyorlar! Türkiye’ye de her bakımdan sızdığını görüyoruz Şia’nın gizli ve açık paralı askerleriyle! Yarın da İran’ı yazacağım ve Gazze olayını alabildiğine sömüren İran, Çin’de Doğu Türkistan’da inanılmaz Müslüman katliamı yapılırken neden gık bile demiyor, aksine Çin’le derin stratejik ve askerî ilişkiler kuruyor, sorusunun izini süreceğim…”

Leave A Reply

Your email address will not be published.

File not found.