Vefatının 9. sene-i devriyesinde rahmetle anıyoruz! Yerin dolmuyor Hasan ağabey

0

 HABER MERKEZİ  Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Suudi Arabistan temaslarını takip eden heyette yer alan ve Mescid-i Nebevî ziyaretinin ardından kalp krizi geçirerek ebedi âleme göçen merhum Genel Yayın Yönetmenimiz Hasan Karakaya’yı Hakk’a irtihalinin dokuzuncu yıl dönümünde dualarla yâd ediyoruz. 28 Şubat sürecinde Müslümanların haykıran sesi olan Karakaya, son nefesine kadar mazlumun yanında zalimin karşısında yer alarak gönüllerde taht kurdu. Dostları merhum Hasan Ağabeyi anlattı… DAİMA HAKKI YAZDI Akit Medya Yönetim Kurulu Başkanı Osman Nuri Karahasanoğlu: “Hasan Karakaya 28 Şubat’ın en karanlık günlerinde mazlumların sesi soluğu olmuştu. Hiç korkmuyor, hak neyse onu yazıyordu. Kaleme aldığı yazılarda bunları görüyorduk. Yazılarıyla, duruşuyla gazetecilik nedir ne değildir eşsiz örneklerini veriyordu. Yeri doldurulur mu? Çok zor görüyorum. Böyle güçlü bir kalemin yetişmesi de zor, Akit gibi bir gazeteyi bulması da zor. Kendisine Allah’tan rahmet diliyorum.”  EŞSİZ BİR KALEMDİ Yazarımız Ali Karahasanoğlu: “Hasan Ağabey ile mesai birlikteliğimiz 12 Eylül 1993’de Beklenen Vakit gazetesi ile başladı. Vefatına kadar da yol arkadaşlığı yaptık. Hasan Ağabey eşsiz bir kalemdi. Hiç yılmadan Hakk’ı savundu. Yazılarıyla inanan insanların, mazlumların yüreklerine su serpiyordu. En önemli özelliği ise cesareti idi. Eleştireceği kişinin rütbesine, makamına bakmaz, general imiş, yüksek düzeyde bürokrat imiş, yüksek hakim imiş, mafya mensubu imiş hiç fark etmezdi. Haklı olduğuna inandığı an, bir de kafiyesini oturtmuş ise, onun kaleminden kimsenin kurtulması mümkün değildi” dedi. Karakaya’nın yaşadığı gibi son nefesini verdiğini hatırlatan Karahasanoğlu, “Vefatından kısa süre önce verdiği bir röportajda, ‘Hz. Peygamberin dizinin önüne çöküp onu dinleme’ hayali, Hasan abinin Medine’de vefatı ile gerçekleşti. Hz. Peygamber ile aynı yaşta vefat etmesi de, ayrı bir tevafuk.” USTAMIZIN YERİ DOLMUYOR Akit Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Murat Alan: “Hasan Karakaya Ağabey, Yalçın Turgut Balaban Ağabey ve Mustafa Karahasanoğlu Ağabey. Düşünün çalıştığınız isimler bunlar. Her biri mesleğinin piri, her biri ayı ayrı hazine. Bu üç isimle de çalıştık, onlara talebelik yaptık. Hasan Ağabeye çıraklık yaptık. Onlardan ders aldık. Hem dünya görüşlerinden hem de manevi duruşlarından beslendik. Böylesine namuslu, dürüst, vatansever kalemlerle çalışmak belki de çocuklarıma anlatacağım en güzel miras. Eksiklik hissediyor insan, namussuzluğu gördüğünüzde, zulmü işittiğinizde acaba Hasan Ağabey hayatta olsaydı ne derdi bu olaya. Nasıl bir yazı döşenirdi şu millet düşmanı için. Mustafa Bey nasıl bir bakış açısı önerirdi. Yalçın Ağabey nasıl bakardı. Dost, ağabey, mesai arkadaşından ziyade davanın keskin kılıçları nasıl tepki gösterirdi diye düşünüyorsunuz. Yayın kurulu toplantısında hâlâ manşeti ya da sürmanşeti konuşurken bu isimler bizlere kılavuzluk ediyor. Mustafa Bey olsa şöyle derdi diyoruz çoğu zaman. Rabbim rahmet eylesin, bizleri de onlar gibi davaya keskin kalem eylesin.” ÇOK ÖZLÜYORUZ Akit Gazetesi Yayın Kurulu Üyesi Hasan Hüseyin Maden: “Hasan Ağabeyi ölüm yıl dönümünde anıyoruz demek hatırasına saygısızlık olur. Biz onu her gün anıyoruz, her daim hatırlıyoruz. Davasını davamız biliyoruz. Onun kutsalları bizim de kutsalımızdır. Onun bıraktığı aynı çizgi de yayın yapmaya devam ediyoruz. Sanki Hasan Abi sağmış gibi hep onun hatırasıyla yaşıyoruz. Ne var ki kendisini çok özlüyoruz.” SÜREKLİ FATİHALARIMIZDA Akit Gazetesi Yayın Kurulu Üyesi Ramazan Fatih Uğurlu: “Hasan Karakaya ile dostluğumuz Bab-ı Ali’ye, Ankara’ya Rüzgarlı Sokak’tan giriş yaptığı 1976 yılında başlar. Milli Gazete’de başlayan bu birliktelik zaman zaman ayrı gazetelerde olsa da aynı fikir ikliminde ve aynı yolun yolcusu olarak 40 yılı aşan bir süre devam etti. Sürekli Fatihalarımızda olan Karakaya’yı on binlerce seveni ile birlikte rahmet ve özlemle anıyoruz. Kabri cennet bahçelerinden bir bahçe olsun duası ile… Son yolculuğunda onu, cesaretin ve samimiyetin bir örneği olarak sahibine uğurlamıştık.” BABAM SAVAŞINI BIRAKMADI Oğlu Fatih Karakaya: “Gözümü açtığından beri babam gazetecilik yapıyordu. Gazetecilikle babalığı eşzamanlı gerçekleşti. Her ne kadar yazılarında sert bir mizaca sahip gözükse de aile içinde müşfik, babacan, hoşgörülü, eşitlikçi, özgürlükçü, okumayı çok seven bir babaydı. Kalbi yüreği çok geniş bir insandı” ifadelerini kullandı. Babasının inandığı değerlerin peşinden gittiğini söyleyen Karakaya, “Linç girişimleri, tazminat davaları, generallerin açtığı davalar maddi ve manevi yıkımlara neden oldu. Evimize hacze gelmeleri, babama iftiralar atmaları, tavuk kesemeyecek adamı, adam öldürmeye azmettirmekle suçlamaları. Bu süreç hepimiz için yıpratıcı oldu. Babam hiçbir zaman savaşını bırakmadı. Fikrinin, inandığı değerlerin peşinden gitmeyi tercih etti. Evladı olarak babasıyla gurur duyduğunu vurgulayan Karakaya, “Neticede evladı olarak büyük bir gurur bıraktı.” HASAN OLSA NE DERDİ? Medya Derneği Başkanı Ekrem Kızıltaş ise şunları söyledi: “Türkiye’nin kendi ayakları üzerinde durma mücadelesinin hep ön saflarında bulunmuş olan Hasan Karakaya’yı bu vefat yıldönümünde de rahmetle anıyorum. Vefat ettiği yıl yaşanan 15 Temmuz’da milletimizin muhteşem şahlanışını görse ne hissederdi ile başlayan merakım, günümüzdeki bazı gelişmeler sebebiyle artarak sürüyor. İçimizde yaşayıp, kendilerini milletimiz gibi hissetmeyen ve melanetlerini halen sürdüren Fatih Altaylı ve Can Ataklı gibilerini gördükçe, ‘Hasan Karakaya sağ olsaydı, ne derdi?’ sorusu aklımdan gitmiyor. Rahmetli Karakaya, vaktiyle kendine has üslubuyla hadlerini hep bildirirdi çünkü… Hasan Karakaya’ya tekrar rahmetler niyaz ediyorum.”  AKİF’E KOMŞU OLDU Hasan Ağabey’in Fatih Camii’nde kılınan cenaze namazına başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere dönemin başbakanı, bakanlar, milletvekilleri, bürokratlar, gazeteciler ve binlerce seveni katılmıştı. Kılınan namazının ardından tekbirler eşliğinde Edirnekapı Şehitliği Mezarlığı’na getirilen Hasan Ağabeyin cenazesi, İstiklal Şairi Mehmet Akif Ersoy’un kabrinin hemen yakınındaki bir mezara defnedildi. Defne katılan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hasan Ağabeyin kabri başında Bakara Suresi’nin ilk 5 ayetini okuduktan sonra mezarına toprak atmıştı.  

Leave A Reply

Your email address will not be published.

File not found.