Yargıtay’dan emsal niteliğinde karar: Zina yapan eşe mal yok
MAL KAÇIRDIĞINI İSPATLAYAMADI/ Mahkeme, kadının katılma alacağı davasını bakın hangi gerekçelerle reddetti: “…Her ne kadar davalı tarafça yapılan devirlerin davacı eşin katılma alacağını eksiltmek amacıyla yapıldığı ispatlanmamışsa da söz konusu devirlerin bu amaçla yapıldığı kabul edilse bile tarafların davacı eşin zinası nedeniyle boşanmaları ve davacının söz konusu taşınmazların ve aracın edinilmesinde kişisel malı ile herhangi bir katkıda bulunduğunun ileri sürmediği, Türk Medeni Kanunu’nun 236/2 fıkrası uyarınca da davacı kadının katılma alacağına yönelik açmış olduğu davanın reddi gerektiğinden davanın reddine karar verilmiştir.”KOCA: İHANET ETTİ MAL VERMEM/ Bunun üzerine davacı kadın, hukuk savaşını istinafa taşıdı. İstinafa sunulan dilekçede, “Davalı kocanın aracı önce başkasına satıp, geri aldıktan sonra da kardeşine sattığı, satın alanların taşınmazları alacak ekonomik güçlerinin olmadığı, devirlerin mal kaçırmayı amaçladığı, davalının ve ailesinin halen bu taşınmazda oturduğu, tarafların boşanması nedeniyle müvekkili aleyhine maddi ve manevi tazminata hükmedildiği, aynı gerekçeyle katılma alacağının da tamamen reddedilmesinin hak kaybına neden olduğu” iddia edildi. İstinafta kocanın avukatı, “Davanın zamanaşımı ve hak düşürücü süre dolduktan sonra açıldığını, tarafların davacının zinası nedeniyle boşandıklarını, zina nedeniyle katılma alacağının tamamen kaldırılması veya azaltılması gerektiğini, malların mal kaçırma amacıyla devredilmediğini, müvekkilinin borcu olduğunu, işlerinin de kötü gitmesi nedeniyle malları satmak zorunda kaldığı” savunması yaptı.