Akşam gazetesi yazarı Serkan Fıçıcı, “Yenidoğan çetesi” skandalının toplumsal travmaları yeniden canlandırdığını dile getirdi. Fıçıcı, çetenin para karşılığında bebekleri öldürmesiyle ilgili haberlerin büyük yankı uyandırdığını ifade etti. Sağlık Bakanlığı’nın bu çeteyi deşifre ettiğini ve sürecin uzun bir yargı mücadelesine dönüştüğünü yazan Fıçıcı, konunun siyasi malzeme haline getirilmesine de tepki gösterdi. Serkan Fıçıcı, devletin bu tür suçlarla mücadelede daha hızlı ve kararlı adımlar atması gerektiğini belirttiği yazısında şunları kaydetti: “Sarsıldık. “Nasıl olur” dedik. Herkes Yenidoğan Çetesi’ni konuşuyor. Neden? Neden? Sadece para için mi bebekleri öldürmüşler? *** Benim gibiler açısından durum biraz daha farklı. “Evlatları doğum sonrası yoğun bakımda tutulanlardan” söz ediyorum. Yaşayan bilir. Solunum yetisi gelişmediği için günlerce camekanın ardından izlediğiniz evladınızı tam kucağınıza alacağınız zaman “sepsis” teşhisiyle hastanede tutmaya devam ettiklerinde… Gözünüzün içine bakıp “beyefendi evladınız yüzde 50 ihtimal yaşayacak ya da ölecek, siz hazır olun” dediklerinde… Her söyleneni yapmak… Teslim olmak… Boyun eğmek… Tek seçenek haline geliyor. *** Öyle korkutuyorlar ki… “Aman gerekirse çocuğumuz hastaneden hiç çıkmasın, yeter ki yaşasın” demek zorunda kalıyorsunuz. Para, pul… Hiçbir şey gözünüzde olmuyor. Çaresizlik. Korku ile umut arasında sıkışmışlık. Sızı ve hiç unutulmayan o sızı… *** Yenidoğan Çetesi ile işte bu travmalarımız yeniden canlandı. İşim gereği bu gündeme bakmak mecburiyetindeyim… Gördükçe, okudukça göğsüm daralıyor. Para için bebek öldürenlere hangi ceza yeterli olur, bilmiyorum. Ama… Bu ipin ucunu çektikçe başımıza örülen çorabın nasıl söküleceğini tahmin edebiliyorum. Bunu yapamayacaksak… Üzerine, üzerine gitmeyeceksek… Temelden girip çatıdan çıkmayacaksak… Neyle meşgul olacağız ki? Daha önemli ne olabilir? *** Gelelim bu mesele üzerinden bulanık suda balık avlama peşinde koşanlara… Yenidoğan Çetesi’ni ilk ihbar eden Sağlık Bakanlığı… Yani devlet… Üzeri örtülmemiş… Aksine operasyonun düğmesine dönemin İstanbul İl Sağlık Müdürü olan Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu tarafından bizzat basılmış. *** Bakan Memişoğlu “Belki kamuoyu bilmiyor. Bunu dezenforme edip yanlış imajla insanlara algı oluşturan arkadaşlar da bilmiyor olabilir. Bu, Mayıs 2023’te İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü’nün bir ihbarı, Mali Şube’ye, Emniyet teşkilatımıza ve savcılığa bildirmesiyle başlayan bir süreç” diyerek işte bu gerçeğe işaret ediyor. *** Meseleyi “o partili, bu partili” düzleminde siyaset malzemesi yapanlar… Fırsat bu fırsat tezgahı açanlar… İşlerine geldiği kadarını var gösterip siyasi rant peşinde koşanlar… Şu soruyu kendilerine sormalı: İnsanlık düşmanlarının siyaseti, partisi, tarafı mı olur?”
