Rahatlamak için yapıyorsunuz ama bu hareket sizi daha fazla hasta ediyor olabilir! Burun silmenin de doğrusu ve yanlışı varmış… Kemikleriniz bile kırılabilir
Derleyen: Sevin Turan Fotoğraflar: iStockOluşturulma Tarihi: Aralık 16, 2024 11:30Burun tıkanıklığı ve akıntısı, soğuk algınlığının en rahatsız edici yanlarından biri. Hepimiz bu rahatsızlıktan kurtulmak için burnumuzu silerek temizlemeye çalışıyoruz. Peki bu işlemi yanlış yaptığınızda hastalığınızın daha da ağırlaşmasına neden olabildiğinizi biliyor muydunuz?Soğuk algınlığı gibi kış hastalıklarının en rahatsız edici yanlarından biri burun tıkanıklığı ve akıntısı. Dolayısıyla soğuk algınlığına yakalandığımızda mendilimiz elimizden düşmüyor.İnsan burnu günde 1 ila 2 litre mukus üretiyor. Hasta olduğumuz zaman burnumuz, mikropları hapsedebilmek için bu mukusun kıvamını koyulaştırıyor.Chicago’da bulunan Rush Üniversitesi Tıp Merkezi’nde rinolog ve kafa kaidesi cerrahı olarak görev yapan Dr. Peter Filip, “Burnumuzu şiddetli bir biçimde sümkürdüğümüzde koyu kıvamlı mukusu dışarı atarız. Bu da daha rahat nefes almamızı sağlar” dedi.Ancak burnunuzu silmeye başlamadan önce bilmeniz gereken bir şey var: Sümkürme doğru şekilde yapıldığında fayda sağlıyor ancak çok kuvvetli yapıldığı takdirde soğuk algınlığı semptomlarının kötüleşmesine yol açabiliyor.Dr. Filip, “Burnunuzu sümkürmek geçici olarak rahatlamanızı sağlayabilir ancak o mukusu temizlemenin daha etkili ve uzun vadede daha faydalı yolları var” dedi.Kulak burun boğaz uzmanları, burnu sümkürmek yerine daha nazik yollar denemeyi tavsiye ediyor. Ama illa burnunuzu sümkürmeye ihtiyaç duyuyorsanız o zaman bunu nasıl yapacağınızı bilmeniz gerekiyor.BURNUNUZU ÇOK FAZLA SÜMKÜRÜRSENİZ NE OLUR?Dr. Filip burnun aşırı kuvvetli sümkürülmesinin ters basınç yaratarak sıvının sinüslere geri çekilmesine neden olabileceğini belirtti. Bir başka deyişle burnunuzu çok fazla sümkürdüğünüz takdirde, mukusu sinüslerinize geri göndermiş oluyorsunuz.2000 yılında yayımlanan ve epey ses getiren bir çalışmada, araştırmacılar insanların burun deliklerine boya sürerek şiddetli sümkürme halinde mukusun nereye gittiğini analiz etti. Görüntüleme taramaları burun deliklerine yerleştirilen boyanın sinüslere doğru çekildiğini ortaya koydu.Dr. Filip, “Mukusun bir kısmı dışarı çıkmakla birlikte, bir kısmı da geriye sinüslere doğru çekiliyor. Mukusun sinüse geri gitmesini istemezsiniz. Bu durum enfeksiyonun daha da ağırlaşmasına yol açabilir” dedi.KBB uzmanı Dr. Kanwar Kelley ise sinüslerdeki sıvının burnun arkasını sağ ve sol orta kulaklara bağlayan östaki borusu yoluyla yayılabileceğini hatırlatarak, “Ani basınç artışı ve orta kulağa yayılan sıvı, kulak zarının yırtılmasına yol açabilir, bakteri ve virüslerin kulağa girmesiyle kulak enfeksiyonuna neden olabilir. Ne var ki burnunuzu silerek kulak zarınızı yırtmak çok nadir bir durumdur. Epey ciddi bir güç gerektirir” diye konuştu.BURUN KANAMASIDr. Filip, burnu çok kuvvetli sümkürmenin kan damarlarını hasara uğratıp burun kanamalarına neden olabileceğini söyledi. Burun deliklerinin iç yüzeyinde inflamasyon ya da kuruma olduğunda kan damarları açığa çıkabiliyor. Kan damarları burnun her yerinde bulunmakla birlikte özellikle ön tarafta bulunanlar şiddetli sümkürmenin etkisiyle kolayca patlayabiliyor.Dr. Filip, “Gün içinde birçok kez aşırı sümkürme, burnun içinde tahrişin daha da artmasına, burun deliklerinin iç yüzeyinin daha da şişmesine ve hatta burun kanamalarına neden olabilir” derken sert mendiller kullanmanın ve sürekli burun karıştırmanın da kanama riskini artırabileceği konusunda uyardı.NAZAL VESTİBÜLİTNazal vestibülit, burnun giriş kısmında yaşanan, sivilcelere ve çıbanlara yol açan bir tür bakteriyel enfeksiyon olarak tanımlanıyor. Kelley, sürekli kuvvetli bir biçimde burun sümkürmenin ve sert mendillerin yarattığı sürtünmenin etkisiyle burun bölgesinin tahriş olduğunu, oluşan mikro kesiklerin bakterilere enfeksiyona yol açma fırsatı verdiğini söyledi. Nazal vestibülite yol açan bakteriler arasında özellikle stafilokok aureus öne çıkıyor.ORBİTA KIRIKLARIGözlerimizin etrafındaki kemik, kas, yağ, sinir, damar yapılarının tamamı orbita olarak adlandırılıyor. Kayıtlarda burnunu aşırı kuvvetli bir biçimde sümküren insanların orbita kırıklarına yol açtığı, bunun da gözde şişmeye ve görme kaybına yol açtığı vakalar yer alıyor. Bu vakalarda burun içindeki yüksek basınç, hastanın göz çevresindeki kemiklerden birinin kırılmasına neden oluyor. Dr. Filip, “İçiniz rahat olsun, bunlar kuvvetli sümkürmenin neden olduğu fazlasıyla nadir vakalar. Dahası hastalar burunlarını sümkürmeyi bırakınca iyileştiler” dedi.BAŞ AĞRILARIDr. Filip, şiddetli sümkürmenin baş ağrısına yol açıp açmadığı konusunda henüz uzmanların bir uzlaşıya varamadığını belirtti. Zira burun akıntısı genellikle gripten ya da soğuk algınlığından kaynaklanıyor ve bu hastalıklar migren semptomlarını tetikleyebiliyor. Dr. Filip, “Şiddetli sümkürme, sinüslerin maruz kaldığı geri basınç nedeniyle baş ağrılarına yol açabilir ya da var olan baş ağrılarını kötüleştirebilir” diye konuştu.SÜMKÜRMENİN DOĞRU YOLU NE?Dr. Kelley, yan etkilerden kaçınmak için burnumuzu her zaman nazikçe sümkürmemiz gerektiğini belirtti.En etkili yolun burun deliklerinden birini parmakla kapatıp diğerini sümkürmek olduğunu ifade eden Dr. Kelley, “Burun deliğinizi kapatarak havanın karşı taraftan kaçmasına engel olun. Ardından hafifçe sümkürerek havanın ve mukusun temizlemeye çalıştığınız delikten çıkmasını sağlayın” dedi.Dr. Kelley ayrıca burnun dışında tahrişi önlemek için daha yumuşak ve nemli kağıt mendiller kullanmayı tavsiye etti. Aloe veya mentol gibi malzemeler içeren bu mendiller cildi hem nemlendiriyor hem de rahatlatıyor.BURUN SİLMEYE ALTERNATİFLERDr. Filip burun tıkanıklığını açmanın en iyi yollarından birinin tuzlu su uygulamak olduğunu belirtti. Tuzlu su burun boşluğunu açıyor, mukusu, bakterileri ve tahrişe yol açan diğer maddeleri temizliyor. Dr. Filip, “Soğuk algınlığı ya da sinüs enfeksiyonu olan kişiler burunlarını tuzlu suyla açarak biraz olsun rahatlayabilir ve hem solunum anlamında hem de mukus anlamında daha iyi hissedebilir” dedi.Burun dekonjestanlarının da bir seçenek olduğunu belirten Dr. Filip, “Yaygın kullanılan dekonjestanlar, hava yollarındaki ve kan damarlarındaki şişliği indirebilen fenilefrin ve oksimetazolin maddelerini içeriyor” diye konuştu.Söz konusu dekonjestanların burun tıkanıklığını kolayca açabildiğini belirten Dr. Filip, “Ancak üç günden fazla kullanmayın. Aşırı kullanım ilacın etkinliğini azaltır” uyarısında bulundu. Öte yandan bu spreylerin aşırı kullanımı burun deliklerinde inflamasyonu ve daha fazla tıkanıklığa neden olan rinitis medikamentoza sorununu da beraberinde getirebiliyor.Öte yandan Dr. Kelley de yüze yapılan ılık kompreslerin ve buharın mukusu yumuşatıp doğal olarak atılmasına yardımcı olduğunu belirtti.CNN International’ın “Does blowing your nose make cold symptoms worse?” başlıklı haberinden derlenmiştir.